Uzmanlar, koyu renkteki güneş gözlüğünün görüş alanını azaltabileceğini, bu durumun ise trafik kazalarına neden olabileceği ikazında bulundu. Mardin Devlet Hastanesi’nde vazifeli Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Sibel Bingöllü, yaz aylarında ışınların göze çok önemli ziyanlar verebileceğini, bunu engellemenin en değerli yolunun ise güneş gözlüğü kullanmaktan geçtiğini kaydetti. Koyu renkli güneş gözlüğü kullanılmaması ikazında da bulunan Op. Dr. Bingöllü, “Güneş gözlüğü camının çok koyu olması, çok siyah olması, koruyuculuğunun çok olduğu manasına gelmez. Tersine, görüş alanını azaltarak, bilhassa trafikte şoförlere, sürüş esnasında görüşünü kapatarak kazalara yol açabilir. Bu nedenle güneş gözlüğü camının çok koyu renkli olmasını, tercih etmenizin bir manası yok. En değerli şey, UVA (Bize ulaşan güneş ışınlarının yüzde 95ini oluşturuyor) ve UVB (Büyük kısmı ozon katmanı tarafından absorve edilse de bir kısmı yeryüzüne ulaşarak maruz kaldığımız UV ışınlarının yüzde beşini oluşturuyor) ışınlarından gözetici olması, göz etrafının görüşü kapatmayacak formda, geniş camlı olması” dedi.

Evvel tabibe danışılmalı 

Gözlük tercihinde kesinlikle bir tabibin bilgisine başvurulması gerektiğine dikkat çeken Op. Dr. Bingöllü, şöyle konuştu:

“Güneş gözlüğünü tercih ederken, bilhassa kesinlikle uzman hekim arkadaşlarımızdan bilgi alarak, onların müsaadesi ve teklifleriyle güneş gözlüğü almalıyız. Güneş gözlüğü alırken de UVA ve UVB ışınlarından yüzde 100 gözetici olduğuna dair kesinlikle bir sertifikası olmalı. Bunun yanında, bilhassa ışıklara ve yansıyan etraf ortamına sahip olan bilhassa göl, sulu yerler ve ışık kaynağının çok ağır olduğu yerlerde, polarize camlar tercih edilmeli. Polarize camlar ise UVA ve UVB ışınlarından muhafazasının yanında, ışığın yansımasını önler. Bu yansımanın önlenmesi de çok ışıklı ortamda gözü rahatlatacaktır. Güneş gözlüğü tercihlerimizi ucuz olduğu için, işportadan, yoldan almamak gerekiyor.”

Gözlük alırken nelere dikkat edilmeli? 

Optisyen Ferhat Sarıyıldız ise güneş gözlüğü alırken lisanslı olup olmadığına bakılması gerektiğini söyledi. Bilhassa dışarıda satılan gözlüklerin, uydurma olabilme mümkünlüğünün yüksek olduğunu aktaran Sarıyıldız, “Dışarıda satılan güneş gözlükleri ucuz olduğu için daha çok ön plandalar. Fiyatı nedeniyle halk daha çok bunları tercih ediyor. Lakin bununla bir arada, kendi sıhhatiyle oynadığının da farkında değil. Bizdeki güneş gözlükleri 150 lira 200 lira ortasında satılmaktadır. Dışarıda çakma olarak satılan gözlüklerin hiçbir koruyuculuğu olmazken 60- 70 lira ortası fiyatla satılıyor. Bizim sattığımız gözlüklerin koruyuculuk oranı yüksek. Sıhhat Bakanlığı onaylı. Dışarıda satılan gözlüklerin Sıhhat Bakanlığı’yla hiçbir alakası yok. Düzmece gözlüklerin üstünde her ne kadar 420 nanometre üzere ibareler olsa da aslında bunların hiçbir formda esirgeyici özellikleri bulunmuyor” diye konuştu.