Ana teması “Sürdürülebilirlik ve Gelecek” olan Uludağ İktisat Doruğu, Capital, Ekonomist, Start Up Mecmuaları Yayın Yöneticisi Sedef Seçkin Büyük ve Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy’un yaptığı açılış konuşmalarıyla başladı.

TİCARET BAKANI MEHMET MUŞ: İHRACATI EN ÇOK ARTIRAN ÜLKELER ORTASINDAYIZ

Görüntü aracılığıyla tepeye katılan Ticaret Bakanı Mehmet Muş ise son 20 yılda Türkiye’nin ekonomik, ticari ve hukuksal alanda yaptıkları atılımlardan bahsederek, dünya iktisadında yaşanan değişiminde Türkiye’nin potansiyelini gerçekleştirmek için çok çalışmak gerektiğini söyledi. 2019’dan beri global ekonomik tesirleri hissedilen pandemi sonrasında iktisat ve iş dünyasını bekleyen yeni fırsatların iyi tahlil edilmesi gerektiğini belirten Muş, dünyada genişleyici mali siyasetler sayesinde 2021’in birinci iki çeyreğinde güçlü bir toparlanma görüldüğünü, 2022’de bu toparlanmanın yavaşlayarak da olsa devam edeceğinin söylenebileceğini lisana getirdi. Global talepte yaşanan süratli toparlanma ile temel emtia fiyatları ve lojistik maliyetlerinde görülen artış nedeniyle arz ve talep istikrarında bozulma yaşandığını belirten Muş, global iktisadın şiddetli bir süreçten geçmekte olduğunu belirtti.

Muş, Türkiye iktisadında de 2021’in birinci iki çeyreğinde toparlanma görüldüğünü ve Türkiye ihracatının kestirimlerin üzerine çıktığını lisana getirerek 2021’in sonuna kadar 211 milyar dolarlık iddianın üzerinde ihracat yapmayı ön gördüklerini söz etti. Net ihracatın büyümeye katkısını en üst seviyeye çıkarmak istediklerini belirten Muş, “Ülkemiz G20 ülkeleri ortasında Güney Afrika ve Hindistan’dan sonra ihracatını en çok artıran ülke oldu” diye konuştu.

MÜREFFEH BİR TÜRKİYE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKLE OLUR

Muş, iklim değişikliğine de dikkat çekerek, “İklim krizi ne ertelenebilir ne ihmal edilebilir ne de yok sayılabilir. Sürdürülebilirliğin sona ermesine seyirci kalarak kendimizi ve geleceğimizi cezalandıramayız.” diye konuştu. İklim sermayesindeki her muvaffakiyetin ülkelerin ticaretini de etkileyeceğini söyleyen Muş, “Ülkemiz mal ve hizmet ihracatındaki kırdığımız rekorları kalıcı hale getirmek ve müreffeh bir Türkiye yaratmak için sürdürülebilirlik konusuna daha iyi eğilmeliyiz” dedi.

Dünyanın en varlıklı ülkelerinin hayat üslubu ve tüketim alışkanlıklarının da iklim değişikliğini etkilediğini söyleyen Muş, Türkiye’de Paris İklim Anlaşması’nın onaylandığını ve yeşil dönüşüm hareket planı geliştirdiğini hatırlatarak iklim krizinin yarattığı külfetin tüm ülkeler ortasında ortak bir biçimde paylaşılması gerektiğine inandığını lisana getirdi.

EKONOMİK GELİŞMENİN OLMAZSA OLMAZI BAYANLARIN İŞ GÜCÜNE İŞTİRAKİ

Capital, Ekonomist, Start Up Mecmuaları Yayın Yöneticisi Sedef Seçkin Büyük, konuşmasında tepenin kapsamının kamunun ve iş dünyasının önde gelen şirketlerinin “sürdürülebilirlik” uygulamaları ve amaçları, ekonomik gelişmeyi ivmelendirmek için olmazsa olmaz olan bayanların iş gücüne daha fazla iştiraki ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi üzere temel gelişme alanlarını ve tahlil bekleyen kritik sorunları kapsayacak biçimde oluştuğunu lisana getirdi. “Zirvemizin pandemi sonrası dünyadaki yeni nizama, toparlanma ve yükseliş sürecine ait öngörülerin ve bildirilerin paylaşılacağı güçlü bir fikir platformu olarak 2022’ye ve sonrasına ışık tutacağına inanıyoruz.” diyen Büyük, iktisat idaresinin ve iş dünyasının önde gelen önderlerinin gelecek vizyonlarını paylaşacağı doruğun orta, uzun vadeli plan yapan, strateji kurgulayan tüm üst seviye yöneticilere ve izleyicilere ipuçları sağlamasını, ilham vermesini umut ettiğini lisana getirdi.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİN KIYMETİNİ ERKEN KAVRADIK

Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy ise yaptığı konuşmada, “Hem ülkemizde hem de dünyada iklim değişikliğinin tesirlerini son yıllarda daha çok hissediyoruz. Bir yandan iklim değişikliği kaynaklı doğal afetlerin arttığını, öteki yandan da tabiatın insan eliyle tahrip edildiğini görüyoruz. Bu gidişata daima birlikte dur dememiz ve gezegenimizin geleceği için süratle harekete geçmemiz büyük değer taşıyor. Bilhassa şirketlerin bu devirde topluma ve gezegenimize karşı sorumluluklarını yine düşünmesi gerekiyor. Vodafone olarak, sürdürülebilirliğin kıymetini erken kavramış ve bu istikamette gecikmeden harekete geçmiş şirketler ortasında birinci sıralarda yer alıyoruz. Dijitalleşmenin gücünü kullanarak global ve mahallî problemlere tahlil üretme amacıyla çalışıyoruz. Artırılmış güç verimliliği, yenilenebilir güç tedariki, şebeke atıklarımızın azaltılması ve tedarikçi seçiminde yeni çevresel kriterler sayesinde karbon ayak izimizi azaltmaya devam ediyoruz. Türkiye’de şebeke ve ofislerde tükettiği elektriğin yüzde 100’ünü yenilenebilir kaynaklardan satın alan birinci ve tek operatör olduk. Hizmet verdiğimiz bölüm prestijiyle kendi operasyonlarımızdan kaynaklı sera gazı emisyonlarının azaltılmasının yanı sıra geliştirdiğimiz IoT tahlilleri ile müşterilerimizin iş süreçlerini daha verimli yöneterek güç tüketimini ve karbon ayak izini azaltmasına da katkı sağlıyoruz. Finans, kentleşme, sanat, spor, sıhhat, tarım, güç üzere farklı alanlarda akıllı tahlilleri hayata geçirerek toplumdaki tesir alanımızı genişletiyoruz. Sürdürülebilirlik konusunda güçlü ve acil bir toplumsal istek ve uzlaşmaya gereksinimimiz var. Tüm şirketlere daha iyi bir gelecek için çabucak artık harekete geçme ve elbirliğiyle hem ülkemizi hem de dünyamızı daha iyi yarınlara taşıma davetinde bulunuyoruz” dedi.

İş ve iktisat dünyasının değerli aktörlerini bu yıl ikinci kere buluşturan Uludağ İktisat Zirvesi’nin tamamı iki gün boyunca herkese açık fiyatsız olarak http://www.uludagekonomizirvesi.org adresinden canlı takip edilebiliyor.