Kovid-19’a karşı aşı çalışmalarında sona gelinirken, İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek’ten umut veren açıklamalar geldi. Aşı gönüllülerinin sayısının artışına ve toplumdaki aşıya yönelik ilgiye dikkat çeken Prof. Tükek, “Toplum aşılanmaya başlayınca kanımca herkes aşılanmak isteyecek üzere duruyor. Sonuçlar gerçekten hoş ve pandeminin sonu görünüyor çok şükür” değerlendirmesini yaptı. Çin aşısının devam eden Faz 3 çalışmaları için çok sayıda gönüllüden müracaat aldıklarını lisana getiren Prof. Dr. Tükek, Milliyet’e yaptığı değerlendirmede, “Alman aşısının Faz 3 çalışmaları tamamlandı. Çin aşısının Faz 3 çalışmalarının birinci kısmı tamamlandı ve ikinci kısım çalışmaları devam ediyor. Sıhhat çalışanları dışında çok sayıda şahıstan aşı çalışmalarına katılmak için talep alıyoruz. Vatandaşlarımızın bu istekliliği bizi umutlandırıyor. Aşı terslerinin sesleri çokça çıksa da Kovid-19 aşıları piyasaya çıktıktan sonra herkes sıraya girecektir” dedi.

‘Sonuçlar olumlu’

Biontech ile Pfizer’ın ortak geliştirdiği aşının yanı sıra, Amerika, İngiltere, Rusya, Çin, Fransa-İngiltere paydaşlığı ile Almanya’dan bir öteki firmanın daha aşı denek çalışmalarının tamamlandığı İstanbul Tıp Fakültesi’nde halihazırda Çin aşısının Faz 3 son evre çalışmalarının devam ettiğini lisana getiren Prof. Dr. Tükek, “Şimdiye kadar Faz 3 çalışması tamamlanan aşı çalışmalarının sonuçları hayli olumlu. Kelam konusu aşıların aktifliği yüzde 90, yüzde 95 ortasında çıktı. Bu oranlar toplumsal bağışıklanma manasına gelir” diye konuştu.
Prof. Dr. Tükek, kelamlarına şöyle devam etti:

“Aşı aksileri toplumsal medya üzerinden bir ekip komplo teorilerini öne sürüyorlar. Kızamık, boğmaca ve çocukluk aşıları dahil bütün aşılardaki süreç Kovid-19 aşı sürecindeki üzere işledi. Faz 3 istekli insan denemeleri sayesinde aşının faal olup, olmadığı anlaşılıyor. Geçtiğimiz haftalara kadar aşıya ilginin az olacağını düşünüyorduk lakin vatandaşlarımız son bir haftadır kapımızı çalarak istekli olmak istediklerini iletiyorlar. Kimse aşı terslerini telaffuzlarına kulak asmasın. İnsanları virüsten müdafaanın tek yolu aşılanma. Nasıl ki, geçmişte kızamık, suçiçeği, polyo ile aşı sayesinde uğraş edip muvaffakiyet kazandıysak tıpkı durum Kovid-19 için de geçerli.”

‘Bilim kazanacak’

“Kovid-19 ile gayrette aşı zıtlığı yahut bir grup mecnun saçması telaffuzlar milyonlarca insanın ölmesi demek. Elimizde virüsü yüzde 95’ten fazla yok etme ihtimali olan aşılar olacak ve birileri kalkıp bu gerçekliği safsatalarla tartışmaya açarak, halkın başını bulandıracak. Bunun vicdanla, insanlıkla izah edilebilir bir yanı yok. Bugüne kadar çocukluğumuzdan itibaren milyarlarca doz aşı olduk. Hangimize çip takılıp, genetiği bozuldu? Göreceksiniz aşılama başlayınca insanlarımız kuyruğa girecek bilim kazanacak.”

‘Grip aşısı gibi’

Kovid-19 Faz-3 deney aşısının grip yahut hepatit aşısından bir farkı olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Tükek şöyle konuştu: “Tüm aşılar birebir formülle hazırlanıyor. Toplumsal bağışıklık için sekiz yıldan fazla mühlet geçmesi gerekiyor. Bu nedenle aşının bulunması çok kıymetli. Aşı dışında birçok farklı ilaç üzerinde de çalışmalar yapılıyor. Şu an için Kovid-19’a karşı faal olduğunu düşünüp kullandığımız ilaçlar var lakin bunların hiçbiri aslında Kovid-19’a karşı üretilen ilaçlar değil.”

‘Politik görüşten uzak ele alınmalı’

Politik görüşlerden uzak ele alınması gereken bir durumdan kelam ettiklerini lisana getiren Prof. Tükek, “Bir kadro güçlü insanların aşı çalışmalarını fonlaması üzerinden spekülasyon yapılıyor. ABD ve batı ülkelerindeki güçlü beşerler bu cins bilimsel çalışmalara fon sağlıyor. Keşke bizim ülkemizde de bu türlü fonlar oluşsa ve bilimsel çalışmaların sayısı artsa. Aşı isteyenler bir kadro güçlü çevrelerin adamı oluyorsa, aşı zıtları da iktisatların çökmesini, insanların ölmesini isteyen öteki bir kümenin mu temsilcileri! Akıl dışı spekülasyonlar baş bulandırıp, ölümlerin artışına yol açıyor” diye konuştu.

Koca: Faz 3’te değerli yan tesir görülmedi

Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, dün aşı gündemiyle videokonferansla gerçekleştirilen Bilim Şurası toplantısının akabinde yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi: “Yapılan mukaveleye bağlı olarak ülkemize birinci partisinin gelmesi beklenen inaktif aşının gelişinden itibaren yürütülecek strateji üzerinde görüşmeler yapılmıştır. Temin edilecek aşı ölçüsünün artırılması ve alternatif aşı teminine ait çalışmalar ve görüşmeler hakkında bilgi paylaşılmıştır.

Bu ortada umut vadeden yerli aşı çalışmalarımızın orta ve uzun vadede sorunun tahlilinde rol alacağı belirtilmiştir. Halihazırda bir inaktif aşımızın Faz I klinik çalışmasında sona gelinmiş ve Faz II çalışmalarına hazırlanılmaktadır.

Ülkemizde bir inaktif (sinovac) bir de mRNA (pfizer) aşının Faz III çalışmaları sürmektedir. Bir adenövirüs (sputnik V) aşısının da Faz III öncesi kronik toksisite çalışmaları yürütülmektedir. Bu aşının da en kısa müddette Faz III çalışmasının başlaması beklenmektedir. Mevcut datalara dayalı olarak inaktif aşının güvenirliği konusunda elde edilen bilgilerin yanında ülkemizde de yürütülen Faz III çalışmalarında kayda paha bir yan tesirin görülmediği tabir edilmiştir.”