Ankara Kent Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Vazifelisi ve Sıhhat Bakanlığı Bilim Konseyi Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, koronavirüsün yayılmasında sigara dumanının tesirini kıymetlendirdi.

Doç. Dr. Kayıpmaz, beşerler konuştuklarında, öksürdüklerinde, bağırdıklarında ve kahkaha attıklarında çıkan muhtemel virüs parçacıklarının daha uzak uzaklığa gidebileceğine dikkat çekerek, “Özellikle hapşırık ve öksürükle virüs parçacıklarının daha uzak araya ulaşabildiğini biliyoruz.

Tıpkı formda sigara içen şahıslarda de verilen nefes daha kuvvetli olduğu için ve bu sigara dumanının da virüs parçacıklarını taşıma ihtimali olduğu için daha uzak araya virüsün yayılabilme ihtimali bulunmaktadır.

Şayet bireyler ortasındaki fiziki arayı biz sigara içilmeyen bir alan için 2 metre düşünüyorsak; sigara içilen açık bir alanda bu uzaklık en azından 4 metre olmalıdır. Bir öbür deyişle siz sigara içen kişinin içtiği sigaranın kokusunu alıyorsanız, ortadaki arayı daha fazla açmak durumundasınız” diye konuştu.

‘Virüsün yayılması açısından risk’

Doç. Dr. Kayıpmaz, Türkiye’de insanların iş yerlerinde mola saatlerinde, dinlenme saatlerinde yahut hastane önlerinde kümeler halinde sigara içtiklerini belirterek, “Sigara, maskeler indiği vakit, birlikte içildiğinde virüsün yayılma bahtı daha da artıyor. Bireyler sigara içerken maskelerini indirmek durumundalar..

Maskeler iniyor; şahıslar ortasındaki fiziki ara azalıyor. Tıpkı vakitte bu kişi dumanı da dışarıya üflediği için virüsün yayılması açısından elverişli bir ortam oluşturuyor

Bundan ötürü, kamuya açık yerlerde, kapalı alanlarda ve kalabalık yerlerde sigara içilmesi virüsün yayılması bakımından riskli olduğundan dolayı sigara yasağıyla ilgili kararlar alınıyor” tabirlerini kullandı.

‘Hem direkt hem endirekt tesirleri var’

Doç. Dr. Kayıpmaz, sigara içmemenin daha sağlıklı olacağını söz ederek, “İsteğimiz kişinin bu periyotta sigara içmiyorsa sigaraya hiç başlamaması. Sigara içiyorsa sigarayı bırakması.

Zira sigaranın dumanı yoluyla daha uzak uzaklığa virüsü götürme ihtimali var. Akciğer dokusunu harap etme ihtimali var, içeriğindeki kanserojen unsurlar münasebetiyle. Ayrıyeten damar hastalıklarına da sebep olma ihtimali var. Sigara içen bireylerde de hastalığın daha ağır gittiğine dair çalışmalar söz konusu. Durum bu türlü olunca hem sigaranın direkt tesirleri var hem de endirekt tesirleri var. Duman yoluyla etrafınızdaki insanlara bulaştırma ihtimali de taşıyorsunuz. Hiç içilmesini tavsiye etmiyoruz; ancak şayet buna karşın dışarıda sigara içiliyorsa tek kişi içilmeli, kümeleşmeler olmamalı ve bireyler ortasındaki fiziki ara olması gerekenden en az 2 kat daha fazla olmalı” dedi.

Sigara içen şahıslarda de hastalığın daha ağır gittiğine dair çalışmalar söz konusu. Durum bu türlü olunca hem sigaranın direkt tesirleri var hem de endirekt tesirleri var. Duman yoluyla etrafınızdaki insanlara bulaştırma ihtimali de taşıyorsunuz.

Hiç içilmesini tavsiye etmiyoruz; ancak şayet buna karşın dışarıda sigara içiliyorsa tek kişi içilmeli, kümeleşmeler olmamalı ve şahıslar ortasındaki fiziki ara olması gerekenden en az 2 kat daha fazla olmalı” dedi.

‘Sigara dumanı daha uzağa taşıyor’

Doç. Dr. Kayıpmaz, sigara dumanının virüs parçacıklarını ne kadar uzağa taşıyabildiğine dair net bir ispat olmadığına vurgu yaparak, “Bu 2 katı da olabilir, 4 katı da olabilir. Şunu biliyoruz ki virüs parçacıkları daha uzağa sigara dumanıyla gidebiliyor. Ondan ötürü bir kişinin sigara dumanının kokusunu alıyorsanız oradan uzaklaşmanız lazım. 

Burada sigara dumanı virüs parçacıklarının şahıslar ortasında daha uzak uzaklığa yayılımına neden oluyor. Sigaranın hem kapalı hem açık ortamlarda toplu biçimde içilmemesini bilhassa tavsiye ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.