Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’nın açıkladığı, 13-19 Mart datalarında Diyarbakır, her 100 bin bireyde 18,78 kişi ile ‘düşük riskli’ vilayetler ortasında yer aldı. Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamalarının kaldırıldığı vilayetler ortasında yer alan Diyarbakır’da, denetimli normalleşmeyle uzun mühlet sonra lokanta, pastane, kafe üzere işletmeler de yüzde 50 kapasiteyle çalışmaya başladı. Pandemi hastanesine çevrilen hastaneler de olağana dönerken, sıhhat çalışanları, kendi branşlarında poliklinik hizmetleri vermeye başladı. Koronavirüs korkusu nedeniyle öbür hastalıkları için hastanelere gitmeye çekinenler ise olağanlaşma sürecinde randevularını alıp, muayene olmak için hastanelere gitmeye başladı. Kentte, koronavirüs hadisesinin görüldüğü birinci andan itibaren pandemi hastanesi olarak hizmet verilen ve 3 sıhhat çalışanının koronavirüs nedeniyle kaybedildiği Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi de bir kısmı, kentte yatışı gereken koronavirüs hastalarının tedavisi için ayrılarak olağana döndü.

‘TEKRAR ESKİ GÜNLERE DÖNMEYELİM’

Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Muhammed Asena, Diyarbakır’ın koronavirüste son 1 aydır stabil gittiğini belirterek, “Hastaneye başvurularımıza, yatan hasta oranlarımıza baktığımızda geçmiş günlerle muhakkak kıyaslanamayacak oran var. Tabi bu yeniden önlemlere riayet etmemizle stabil izleyecek. İnşallah önlemlere riayet edersek bilhassa maske, paklık ve ara bahislerinde gerekli hassasiyeti gösterirsek bu türlü devam eder. Tekrar eski devirleri yaşamak istemiyoruz. Yeni yeni sıhhat çalışanlarımızı kaybetmek istemiyoruz zira bu yük hastaneye yansıyacak. Bu yükü maalesef birileri sırtlanıyor ve yeniden yeni kayıplar vereceğiz. Bu minvalde tüm halkımıza davetimiz; Sıhhat Bakanlığı’mız aslında yeni olarak daima ihtarlarda bulunuyor. Bu ihtarlar dikkate alınmalı ve bu minvalde hareket edilmeli. Şu an yatan hasta sayımız ağır bakım ve servisi baz aldığımızda 30’un altında ve bu minvalde son 1 aydır bu formda ilerliyor. Biz yatan hasta sayısı olarak bunların 10 katı kadar pahaları gördük. Şu an için Diyarbakır ve bölgenin stabil olduğunu söyleyebiliriz. Bu bir rehavete kapılmayı gerektirmiyor hatta daha sıkı önlemler almamız gerekiyor ki tekrar eski günlerimize dönmeyelim” diye konuştu.