DenizBank ve kesimin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) devrindeki çalışmaları hakkında AA’ya bilgi veren Ateş, geleceğe ait öngörülerini paylaştı.

Enflasyonla çaba

Para siyaseti tarafında merkez bankalarının çok süratli davrandığına dikkati çeken Ateş, faizi aşağı çekerek ve nakdî genişleme ile daralan ekonomik aktiviteye reaksiyon gösterildiğini kaydetti. Ateş, küresel olarak senkronize gerilemenin ve 2020’nin 3. çeyreğindeki süratli toparlanmanın akabinde kuvvetli devrin 2021’de başlayacağını belirtirken, bu süreçten en çok etkilenen yeme – içme, konaklama, ulaştırma, cümbüş üzere hizmet kesimlerinde toparlanmanın 2023’ü bulabileceğini tabir etti. Yılın başında global iktisatta yüzde 3’lük büyüme beklendiğini hatırlatan Ateş, lakin yılın yüzde 4 küçülmeyle tamamlanmasının beklenen göründüğünü söyledi.

2021 yılına bakıldığında, Merkez Bankası’ndan (TCMB) gelen açıklamalara istinaden enflasyonla gayretin öncelikli maksat olacağını aktaran Ateş, “Bu sebeple yılın birinci yarısında yüksek faiz ortamının devam etmesini ve yavaş bir büyüme bekliyoruz. Yılın ikinci yarısından itibaren ise finansman şartlarındaki rahatlamaya paralel ekonomik aktivitenin toparlanmasını, 2021 yılı genelinde büyümenin yüzde 3-4 aralığında tamamlanmasını bekliyoruz. Sıkı para siyaseti ve enflasyonla gayret programının enflasyon üzerindeki aşağı taraflı tesirini, maliyet taraflı baskıların da hafiflemesiyle yılın ikinci çeyreğinden itibaren göreceğimize inanıyorum” formunda konuştu.

Orta-uzun vadede bakıldığında, Türkiye’nin, 1980’lerden beri içinde bulunduğu orta gelir kümesinden çıkması için ıslahatlara yük vermesi gerektiğinin altını çizen Ateş, “Önümüzdeki devirde süratle eğitim, hukuk, vergi sistemi ve istihdam piyasasında yapısal ıslahat programlarının uygulamaya konması kritik değere sahip” dedi.