Yanık, Antalya’nın Kemer ilçesindeki bir otelde düzenlenen “15 Temmuz Derneği 5. Şehit Aileleri Buluşması”nda yaptığı konuşmada, bu davetlere koşa koşa geldiğini, 15 Temmuz davalarının bir kısmında şehit ve gazileri temsilen avukat olarak bulunduğunu söyledi.

Bugün farklı bir kimlikle bir ortada olduklarını anlatan Yanık, 15 Temmuz Derneği’nin “Yolumuz bir, kalbimiz gönlümüz bir” özlü kelamını manalı bulduğunu, kalpler gönüller bir olunca yolların bir yerde kesiştiğini vurguladı.

Programın açılışını yapmaktan duyduğu memnunluğu söz eden Yanık, “Ülkemiz için dönüm noktası ve her birimiz için unutulmaz olan o sarsıcı gece daha evvel birbirini hiç tanımayan bizleri bugün burada bir ortaya getirdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın da sıklıkla okuduğu bir Sezai Karakoç şiiri vardır biliyorsunuz ‘kaderden öte mukadderat vardır’ der. Bahtın de üzerinde olan o yazgı bizleri bir ortaya getirmiş oldu. Altı yıldır bu yolda birbirimizin acılarını paylaştık, birbirimize yoldaş olduk.” diye konuştu.

Ülkenin o gece büyük bir imtihan verdiğini anlatan Yanık, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle milletin sokakları, caddeleri ve meydanları doldurduğunu tabir etti.

“15 Temmuz ruhunu, gerçeklerini unutturmayacağız”

Hain darbe teşebbüsüne karşı tek yumruk olunduğunun altını çizen Yanık, şunları kaydetti:

“O gece sokaklara dökülen insanların, genç yaşlı binlerce insanın elinde hiçbir silah olmadan, bir çakı dahi tutmadan tankların karşısına çıkması, bombaların karşısına dikilmesi, kurşunlara kendisini siper etmesi, evet sorulacak bir şeydir, merak edilecek bir şeydir. Hakikaten o gece çıplak elleriyle tankları durduran, eli kanlı teröristlere baş tutan, korkmadan yılmadan bir adım geri atmadan ilerleyen binlerce vatansever insanımız tarihe damgasını vuran süper bir direnişe imza attı.”

Bakan Yanık, 15 Temmuz ruhunu unutturmaya çalışanlara karşı bıkmadan, usanmadan, her seferinde tekrar baştan alarak tüm dünyaya 15 Temmuz tarihi ve gerçeğini, o gün ne olduğunu, o gece neler yaşandığını tek tek anlatacaklarını belirtti.

Yanık, şunları kaydetti:

“Her biri birer kahraman, her biri tıpkı ulusal çabada olduğu üzere birer Mehmetçikti. Bazıları gazi oldu, o gecenin anısını ömür uzunluğu taşıyor. Bazıları de o karanlık gecenin sabahına huzurla uyanmamız için canlarını ortaya koyarak şehit oldu. Ömer, Erol, Abdullah Tayyip, Halil, Mustafa, Fatih, İlhan, Ahmet, Ayşe, Demet, Sevgi, Kübra ya da ismiyle yaşadığına eminim Cennet. İsimlerini burada tek tek saymadığım ancak kıssalarını kalbimize kazıdığımız tam 251 kahraman. Hepsini rahmetle minnetle şükranla yad ediyoruz.

15 Temmuz’da dirilen bu ruh, Kurtuluş Savaşı’nda Çanakkale’de Sakarya’da yaşayan ruhun mirasıdır. Bizim için vatan emanettir. Emaneti korumak ve yüceltmek gerekir. Şehitlerimizin canı değerine koruduğu ve bizlere bıraktığı vatanımız bugün yeniden emin ellerdedir. Vatan bizim için sırf bir toprak zenginliği, bir hükümranlık alanı değildir. Vatan bizim ulusal, manevi kıymetlerimizi yaşattığımız en yüksek kubbemiz, en geniş evimizdir. Vatan bizim özgürce yaşadığımız, hayat kurduğumuz, her türlü güzelliği ve hoşluğu çoğalttığımız yuvamızdır. Bu yüzden 15 Temmuz’da milyonlarca insan darbecilere biz buradayız, burada kalacağız, hiçbir yere gitmiyoruz dediler. Bu zafer artık Türkiye’yi darbelerle sindirme ümidi kalmadığının da apaçık resmidir.”

“Bugün vefa gösterme sırası bize gelmiştir”

Şehitleri anlatırken duygulanan Yanık, şöyle devam etti:

“Kendime kelam vermiştim kürsüye çıktığımda duygusallaşmayacağım diye fakat korkarım o kelamı tutamayacağız. İnsanı etkiliyor. Yaşadıkları topraklara sonsuz bir vefayla bağlı olduklarını hepimize gösterdiler. Bugün vefa gösterme sırası bize gelmiştir. Bugün vefa gösterme sırası bizde, hepimizde. Öncelikle şehitlerimizin anısını yaşatmak, 15 Temmuz ruhunu canlı tutmak her birimiz için değerli bir görevdir. Şehit yakınlarımıza takviye olmak, hüzünlerini paylaşmak da şehitlerimizin anısına hürmetin bir gereğidir. Bu manada şehitlerimizi ve şehit yakınlarını itibarsızlaştırma uğraşlarını asla kabul etmeyeceğimizi bir defa daha altını çizerek tabir etmek istiyorum. Türk milleti her vakit şehitlerini rahmet ve minnetle anmıştır. Şehitlerimizin aileleri bizim de ailemizdir. Sizlerin hayatını güzelleştiren en ufak bir katkı bizim için memnunluk vesilesidir.”

Bu anlayışla şehit yakınları ve gaziler için çalışmaları sürdürdüklerini belirten Yanık, şehit yakınlarına tanınan istihdam hakkını birden ikiye çıkardıklarını, yeni düzenlemeyle daha evvel istihdam hakkı bulunmayan görev ve harp malullerinin de istihdam hakkından faydalanmalarını sağladıklarını belirtti.

İstihdamda 45 yaş kuralını kaldırdıklarını belirten Yanık, “Daha evvelce yılda iki kez yapılan atamaları süresiz hale getirdik. Hak sahiplerini bekletmeden atamalarını gerçekleştiriyoruz. Eğitim, konut kredisi dayanağı, fiyatsız seyahat hakkı üzere daha birçok mevzuda ekonomik ve toplumsal imkanlardan yararlanmalarını sağladık. Şehit yakını, gazi ve gazi yakınlarımıza daha iyi hizmet sunmak, refah düzeylerini yükseltmek için yaptığımız çalışmalar devam ediyor.” dedi.

Vali Ersin Yazıcı, 15 Temmuz Derneği idare şurası üyesi ve şehit İlhan Varank’ın ablası Ayşe Varank Arslantürk ile 15 Temmuz Derneği Lideri İsmail Hakkı Turunç da programda konuşma yaptı.

Program, duayla sona erdi.