Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden bir küme öğrenci, hocaları Prof. Dr. Z.A.B.’nin kelamlı ve fiili tacizlerine maruz kaldıklarını belirterek 2019’un aralık ayında okul idaresine başvurmuştu. Kurulan soruşturma komitesi da argümanları araştırmaya başlamıştı. Ortadan aylar geçmesine karşın bir sonuca varılamayınca öğrenciler toplumsal medyadan duruma isyan etmiş akabinde da suçlanan profesörün de üyesi olduğu İzmir Diş Tabipleri Odası’na başvurarak şikâyetçi olmuştu.

SAVCILIK DEVREDE

Hürriyet gazetesinden Musa Kesler’in haberine nazaran, taciz tezlerinin okul idaresine bildirilmesinden tam bir yıl sonra öğrenciler geçen hafta savcılığa başvurarak şikâyetçi oldu. Okuldaki soruşturma belgesi savcılığa gönderildi. Sözü alınan öğrenciler yaşadıklarını bu kere polise anlattı. Tacizin yaşandığı belirtilen devirde son sınıf öğrencisi olan ve artık diş tabibi olarak vazife yapan mağdurlardan kimileri Prof. Dr. Z.A.B.’ye ilişkin olduğu sav edilen toplumsal medya hesabından ‘cinsel içerikli videolara’ yapılmış beğenilere dair ekran imgelerini de evraka sundu.

‘ADALETE GÜVENİYORUZ’

Şikâyetçi öğrencilerden biri Hürriyet’e şunları anlattı:

“Artık okuldaki soruşturmadan bir sonuç alamayacağımızı gördük. Bir yıldır bir adım ileri gidilemedi. Hatta hakkımda ‘Ders geçmek için iftira atıyorlar’ diye bir söylenti bile çıkarıldı. Artık okulumuz da bitti. Okul geçmek üzere bir korkumuz zati yoktu. Sürecin takipçisi olacağız. Okulumuzun isminin bu türlü olaylarla gündeme gelmesini istemezdik. Fakat maalesef oldu. O denli bir kişinin bir okulda vazife yapmasını ve öğrenci yetiştirmesini istemiyoruz. Okulumuz bir şey yapmadı lakin adaletin gerekeni yapacağına inanıyoruz.”

‘HER ŞEYİ ANLATTIK’

Bir öbür şikâyetçi ise şunları anlattı:

“İfadeye birkaç arkadaşımla birlikte gittik. Başımızdan geçenleri anlattık. Mezun olduktan sonra öteki kentte yaşayan arkadaşlarımız da sürece dahil oldu. Okuldaki soruşturma süreci artık çok uzamıştı. Zati bir ilerleme de sağlanamadı. Dekan hoca da çok çaba etmişti. Okuldaki soruşturmadan zati ümidimizi kestik. Biz oradan bir takviye göreceğimize güveniyorduk. Fakat herkes topu birbirine atıyordu. Sakız üzere uzattılar. Söz verirken bile çok rahatsız edici hallerle karşılaştık. Biz başımızdan geçenleri anlatırken bizi dinleyen hocalardan kimileri ‘Sen bu durumda cinsel bir istek hissettin mi?’ üzere saçma sapan sorular sordular. Ailelerinden çekinen arkadaşlar oluyordu. Lakin artık başvurduk, sürecin nasıl olacağını takip edeceğiz.”