Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz CNN TÜRK canlı yayınında değerli iletiler verdi. İşte Gürdeniz’in o açıklamaları…

Bu planlı bir kışkırtma baştan onu söyleyelim. Yunanistan tek başına bunun kararını veremez. Bu kararın arkasında kesinlikle Atlantik güçlerin olduğunu söyleyebiliriz. Yani son vakitlerde yaşananlara baktığımız vakit bilhassa ABD ile yapılan askeri güvenlikli işbirliği mutabakatlarının yenilenmesi, pek çok üste ABD’lilerin yığınaklanma yapması, üst geliştirme faaliyetlerine girişmesi belirli ki Atina’ya birileri sufle ediyor kimi şeyleri.

“YUNANİSTAN, ABD’NİN ARTIK SÖMÜRGESİ OLMUŞTUR”

Artık barış içinde mutabakata hiç uygun olmayan halde araştırma yapan bir geminin açık deniz alanında milletlerarası sularda gelip bu türlü saçma sapan uzunluğundan bu türlü büyük güç gösterisiyle taciz edilmesini ben öbür bir halde izah edemem. Dediğim üzere her yayınınızda da söylüyorum Yunanistan vekil devlettir. Kendi iradesiyle hiç bir iş yapmaz. Diğerlerinin dediğiyle yapar şu anda üzülerek görüyoruz ki tekrardan bu sürece girilmiş. Yunanistan, ABD’nin tam manasıyla bana nazaran artık sömürgesi olmuştur.

Şu an o geminin yaptığı süreç, yaptığı işler kamuoyunun aydınlanması için söylüyorum. Doğu Akdeniz’de Oruç Reis’i, Barbaros’u, Yavuz’u, Fatih’i kamuoyu duyuyordu. Çok fakat çok farklı. Bu sismik gemilerinin, sondaj gemilerinin yaptığı kıta sahanlığına yönelik yani ülkelerin egemenlik haklarının korunması için gerekirse devletin gücünün kullanabileceği faaliyetlere yönelik. Kıta sahanlığınız sizin vatanınızın kesimi üzeredir. Fakat artık Çeşme gemimizin yaptığı iş kıta sahanlığıyla ilgili bir iş değil. Suyla ilgili bir iş. Mutlaka 11 Kasım 1976 Bern Mutabakatı muhalif bir şey değil. Onlar da yapıyor. Öteki ülkeler de gelip yapabilir bilimsel araştırma.

“SİYASİ BİR ŞOV”

Emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk da CNN TÜRK canlı yayınına bağlanarak şu açıklamaları yaptı;

Yunanistan’ın saldırganlığını yahut aşırılığını izah etmeye bence kâfi olacak bence bilim insanı kalmadı. Zira daima normların dışında adımlar attığını görüyoruz. Artık bu gemi memleketler arası hidrografi ofisinin Türkiye bölgesindeki haritaları üretmek için misyon verdiği ve bu haritanın dünya denizlerinin tamamında kullanıldığını bildiğimiz faaliyet için denizde bulunuyor. Bunu açıklamalarında da NAVTEX yayınlarında da beyan etmiş durumda. Zati geminin özellikleri silahsız ve denizin su sütununun üzerinde, akıntı, ısı hareketlerini takip eden sensörlere sahip, bunları tespit eden araçlara sahip deneysel bir labaratuvar gemisi. Bir yardımcı gemi.

Açık denizde kullanma hakları… Açık denizde zira bilimsel araştırmalar yapmak tüm devletlerin esasen hakkıdır. Bilimsel araştırma yapan bir geminin üstüne siz neden savaş uçaklarınızı yollarsınız? Ne tehlike görürsünüz ve yollarsınız? Elinizde çok savaş uçağı varda onlara eğitim mi yaptırıyorsunuz? O da makul değil. Hasebiyle Yunanistan adımını açıklayacak siyasi bir gösteri dışında pek bir şey gözükmüyor.

Yunanistan, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı ucuz kahramanlıklar peşinde koşup bunu iç siyasette kaldıraç olarak kullanıyor. Bugüne ilişkin bir şey değil. 20-30 yıldır bu bu türlü. Bu onlardan biri midir? Bu onlardan biriyse tehlikeli adımdır.
Burada çıkar derdi bulunacak bir şey yok. 1976’da yapılan Bern Mutabakatı’nda bu yana iki tarafta kıta yatağına ait çalışma yapmıyor. Bu geminin de bu türlü bir kabiliyet yok. Denizin su katmanları üzerinde çalışma yapan bilimsel gemi niteliğinde yardımcı bir sınır gemisi. Silahı yok… Hele chaff niçin atarsınız?

‘BUNLAR UCUZ GÖSTERİLER’

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş da Türk gemisine Yunan tacizine ait ‘bunlar ucuz gösteriler’ dedi.

Karataş, ‘Yunan uçaklarının geçmişteki tacizleriyle ilgili ve gelecekteki bizi Ege yahut Doğu Akdeniz’de bekleyen iddia etmekte de zorlanmadığımız kısa konularla ilgili bilgiler vereyim. Öncelikle TCG-Çeşme hadisesinde olduğu üzere geçmişte yeniden bu cins faaliyetler yapan gemilerimize, eğitim yapan gemilerimize hatta silahsız tekrar uçaklarımıza kargo uçaklarımıza, ulaştırma uçaklarımıza yeniden Deniz Kuvvetlerimiz araştırma yapan kendi uçakları dahil olmak üzere bilhassa savaş uçağı olmayan su üstü tekrar hava ögeleri olsa da bu faaliyetleri daha evvel de yaptı’ sözlerine yer verdi.

‘Şimdi son gündeme gelen araştırma gemimizin yaklaşık 2 mil olarak değerlendiriliyor’ diyen Beyazıt Karataş, ‘O 2 mil tam bir tacize giriyor. Yani Resmen bir F-16 uçağı oradaki gemimizin üzerinden geçerek güya onu taciz ederek şovlar yapması da esasen anlamsız olduğunu da önümüzdeki günler görecekler. Bunlar ucuz şovlar. Ucuz şovların sonucunun da nereye gideceğini politikler iyi hesaplayamazlarsa bu tıp davranışlara yanıt verirlerse önümüzdeki periyot içerisinde it dalaşı dediğimiz Doğu Akdeniz’de daha evvel çok sık görülen lakin artık Ege’deki faaliyetler nedeniyle tekrar 80’li yılların başında ikinci yarısında yaşadığımız Ege’deki it dalaşları artabilir’ dedi.

CNN TÜRK muhabiri Ahmet Türkeş detayları aktardı;

TCG-Çeşme Gemisi bilimsel ve teknik araştırmalar yapmak üzere Kuzey Ege’deydi. 2 Mart’a kadar çalışmalarına devam etmesi planlanıyor. Geçtiğimiz günlerde de Çeşme gemisiyle ilgili Yunanistan’ın reaksiyon açıklaması kamuoyu gündemine gelmişti. Bugün de değerli bir haber geldi. Yunanistan Ege’de bir provokasyona imza attı ve TCG-Çeşme gemisi 4 adet Yunan F-16’sı tarafından taciz edildi. Üstelik bu tacizin detaylarına da yer verildi.

Yunanistan Hava Kuvvetleri’ne bağlı 4 F-16 uçağı Limni Adası batısında faaliyetlerini sürdüren TCG-Çeşme’ye yaklaştı. Savaş uçaklarından biri Çeşme’ye 2 deniz mili kadar yaklaşarak bir chaff fişeği atarak tacizde bulundu.

CHAFF FİŞEĞİ NEDİR?

Isı ve radar güdümlü füzeleri kandırmak için kullanılan bir tedbire sistemi. Askeri uçakların birçoklarında bulunan ve kullanılan bir sistem. Sistem pilotlar tarafından yahut uçaktaki sistemler tarafından otomatik olarak fırlatılıyor. Lakin bir bilimsel teknik araştırma gemisinin yanına yaklaşması ve bu sistemi kullanması epey dikkat alımlı.