Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle; Geçtiğimiz hafta BM 76. heyet toplantısına istişare etmek üzere New York’a gittik. Yaptığımız görüşmelerde, ülkemizin temel yaklaşımını tüm dünyaya paylaşma fırsatı bulduk. Uzunca bir müddettir dünya 5’ten büyüktür itirazıyla lisana getirdiğimiz değişiklik talebimizi ‘Daha adil bir dünya mümkün’ diyerek bir adım öteye taşıdık. Salgından gelişmiş ülkeler çok daha fazla ziyan görmüştür. Dünyanın adalet davetine verme niyeti olmayanların, sıhhat ve iklim krizlerindeki yaklaşımları farklı göstermeleri elbette zordur. Bu krizler güçlü yoksul kriteri tesir etmeden herkesi etkiliyor. Türkiye olarak bu fotoğraf içinde kendimizle birlikte tüm insanlığın ortak hissiyatını tabir eden bir duruş sergiliyoruz. Bölgemize ve dünyaya dair tespitlerimiz çok daha iyi anlaşılıyor. Dün global sistemdeki çarpıklara bizim itirazlarımızı dertsiz kalanlar, bugün birebir itirazı etmeye başladı. BM’yi yapısal eksiklerine karşın hala problemlerini çözecek en kıymetli platform olarak görüyouz. Suriye’den Afganistan’a Filistin’den Kıbrıs’a dünyanın kanayan yarası olan kriz alanlarında unsurlu duruş gösterdik. Yeni Türkevi binamız Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden esintiler taşıyan, şimdiden kentin sembollerinden biri haline geldi. Hem kendi vatandaşlarımıza hem dost ve kardeşlerimize süper hizmetler vereceğimiz bu yapıtın iyi olmasını diliyorum.

“TÜRKİYE TARİHİ BİR ADIM ATIYOR”

Türkiye 2053 vizyonumuzun en kritik maksatlarından biri olduğuna inandığım, iklim değişikliği konusunda tarihi bir adım atıyor. 2015 yılında Paris İklim Mutabakatı’na muvakkafat veren devletler ortasında yer alıyordu. Önümüzdeki ay Paris İklim Muahedesi’ni onaylama kararı aldık. Kasım ayında Glasgow’da yapılacak İklim Değişikliği Tepesi’ne kadar onay sürecini tamamlamış olacağız. Orta ve uzun vadeli tüm kalkınma programlarımızı yeşil kalkınma ihtilalinin gerektirdiği yapısal dönüşümün rehberliğinde hazırlayacak ve yürüteceğiz. Nice sessiz ihtilalleri hayata geçiren Türkiye’de yeşil kalkınma ihtilalini de inşallah milletimize biz kazandıracağız.

“210 MİLYAR DOLARI GERİDE BIRAKTI”

Türkiye iktisadı, salgın koşullarını ve daha evvel yaşadığı kimi problemleri süratle geride bırakarak hak ettiği yere hakikat süratle yol alıyor. İstihdam kapasitesi süratle artıyor. Milletlerarası yatırımcıların ekonomimize olan ilgisi giderek güçleniyor. Salgın devrinde tüm dünyada adeta kepenkler indirilirken biz üretimi ve istihdamı sürdürebilmek için devletimizin imkanlarını seferber ettik. Endüstride çarkların durmaması için her türlü çabası gösterdik. Kamu yatırımlarını kararlılıkla sürdürdük. Ülkemizin yıllık ihracatı tarihimizin en yüksek düzeyine ulaşarak 210 milyar doları geride bıraktı. İstihdamımız da sistemli olarak artıyor. Ülkemizin tüm imkanlarını harekete geçirmenin çabası içindeyiz. Büyüyen, gelişen, kalkınan, güçlenen Türkiye’den rahatsız olanlar iş dünyasının ve halkımızın moralini bozmaya çalışıyor.  Ülkenin ve milletin felaketinden kendine siyasi ikbal devşirme peşinde olanları, içinde bulundukları palavra ve iftira bataklığına mahkum ediyoruz.

AZİZ SANCAR BURS PROGRAMI BAŞLIYOR

Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz Sancar ismine ocakta doktora sonrası araştırma bursu programı başlatıyoruz. Yer alacak öğrencileri Aziz hocamız seçecek.

YÜZ YÜZE EĞİTİM BİLDİRİSİ

Eğitim en çok değer verdiğimiz alandır. Salgın sürecinde uzaktan yürütülen eğitim öğretim faaliyetlerinin yüz yüze eğitimin yerini alamadığını gördük. 6 Eylül’de başlayan eğitim-öğretim periyodu problemsiz bir biçimde devam ediyor. 1 milyon 172 bin öğretmen, 17 milyon 436 bini aşkın öğrencimizle eğitim öğretim faaliyetleri devam ediyor. 1,5 yıllık ortanın akabinde elbette ufak tefek aksaklıklar olmuştur. Bu periyot için 722 milyonluk ödeneği yerlerine ulaştırdık.Pek çok üniversitemiz evvelden ilan ettikleri akademik takvime uygun formda eğitim öğretim faatliyetlerini başlattı.

YURT TARTIŞMALARI

Türkiye, dünyanın en fazla sayıda kamu yüksek tahsil öğrenci yurduna ve yatağına sahip ülkesidir. Altını çizerek vurgulamak istiyorum: Son vakitlerde kimi park bahçe buralardaki bankların üstünde yatanlar şunu açık ve net söyleyeyim: Son vakitlerde kimi park, bahçeler buralardaki bankların üzerinde yatanlar… Bunların bir kısmının öğrencilikle alakası yok. Bunlar kendilerine nazaran kelamda öğrenci. Seyahat Parkı olayı neyse bunun farklı versiyonudur. Bu yıl yurt müracaatları kurum tarihinin rekoru olan 624 bine yükselmiştir. Müracaatların yüzde 70’i olan, 430 bini yurtlarımıza yerleştirilmiştir. Yaklaşık 1,5 milyon öğrencimize burs ve kredi veriyoruz. Bay Kemal bunlardan haberin var mı? Hükümete geldiğimizde 190 olan yurt sayısını 774’e, 182 bin olan yatak kapasitesini 719 bine biz çıkardık. Özel yurtlarımızın 300 binin üzerindeki kapasitesi de öğrencilerimizin hizmetindedir.