Bayan Hastalıkları, Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç.Dr. İlker Kahramanoğlu, “Miyom, rahim düz kas dokusundan köken alan iyi huylu bir tümördür. Şahıslarda çok sık görülmekle birlikte, bilhassa üreme çağındaki bayanların neredeyse yüzde 50’sinde izlenmektedir. 

Miyomlar çoğunlukla zararsız olup tedavi gerektirmeyebilirler. Bununla bir arada, boyut ve yerleşim yerlerine nazaran birtakım bayanlarda adet düzensizliği, çok adet kanaması, tekrar eden alt karın ağrılarına yol açabilir. Daha nadiren hamilelik planlayan bayanlarda, tekrarlayan düşük yahut erken doğumla da alakalı olabilir” dedi. 

Rahim alma ameliyatlarının en önemli sebebi miyomlar!  

Kahramanoğlu, “Tüm dünya genelinde ve ülkemizde de rahim alınması (histerektomi) ameliyatlarının en sık sebebi, miyomlardır. Bununla birlikte bilhassa ileride hamile kalmayı planlayan yahut rastgele bir sebeple rahmini aldırmak istemeyen bayanlarda, rahim korunarak miyomlar tedavi edilebilir” yorumunda bulundu. 

Miyom tedavisi nasıl yapılır? 

İlaçlı tedavi

İlker Kahramanoğlu, “İlk olarak medikal yani ilaçla tedavi seçeneklerine bakalım. Burada 2 gaye vardır: Birincisi yalnızca semptomları azaltmak yani hastanın kanama, ağrı üzere şikayetlerini geriletmek. Oburu ise semptomları azaltırken birebir vakitte miyomların boyutunun küçülmesini sağlamak. Anti-inflamatuar ilaçlar, hormon içeren doğum denetim usulleri (doğum denetim hapı, yama, implant, hormonlu spiral) ve süreksiz menopoz sağlayan GnRH analogları birtakım seçeneklerdendir. Daha evvel yaptığımız bir klinik çalışmada, hormonlu rahim içi aracın (spiral) miyomlara ilişkin semptomları gerilettiğini gözlemledik” diye konuştu. 

Ameliyat

Doç.Dr. İlker Kahramanoğlu, “Miyoma ilişkin tedavi gereken hastalarda ilaçlar dışında aslında daha çok önerilen tedavi seçeneği ise ameliyattır. Myomektomi olarak isimlendirilen bu ameliyatla, açık yahut laparoskopik yani kapalı formül ile hastanın rahmi korunarak miyomlar çıkarılmaktadır. İlaçlara kıyasla miyomların büsbütün kaybolması nedeniyle daha aktif bir prosedürdür diyebiliriz” açıklamasında bulundu. 

Rahim damarı embolizasyonu 

Kahramanoğlu, “Girişimsel öteki bir seçenek olan uterin arter (rahim damarı) embolizasyonunda, miyomları besleyen damarların tıkanması, böylelikle miyoma giden kan takviyesinin blokaja uğraması ve haftalar içerisinde miyom boyutlarının küçülmesi hedeflenir. Tıp alanında önde gelen yayınlardan The New England Journal of Medicine’da 30 Temmuz’da yayınlanan ve bu hususta 1. derece ispat sunan çalışmada, hastaların yarısında myomektomi, başka yarısında ise uterin arter embolizasyonu uygulanmıştır. Takip sürecinde her 2 kümede da hayat kalitesi artmış olsa da myomektomi ameliyatı olan hastalarda 2 yıl sonunda daha iyi sonuçlar elde edildiği gözlemlenmiştir” tabirlerini kullandı.

Ameliyat öbür prosedürlere nazaran daha mı tesirli?

Bayan Hastalıkları, Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç.Dr. İlker Kahramanoğlu, “Kendi klinik müşahedelerimize ve klinik çalışmalara nazaran şunu söyleyebiliriz ki miyomları olup rahmini korumak isteyen bayanlarda, myomektomi ameliyatı, öbür usullere nazaran daha yüksek bir hayat kalitesi sağlıyor. Uygun hastalarda ön planda laparoskopik myomektomi ile tıpkı gün taburculuk sağlanırken daha çabuk iyileşme, en az yara izi ve daha iyi estetik sonuca ulaşılabiliyor” dedi.