Kış aylarında kalp hastalıklarının arttığını belirten kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Sabahattin Gündüz, Kış aylarında kalp krizi riskinin artmasının en büyük sebebi, soğuk havalarda oluşan çevresel atardamarlardaki süreksiz büzüşme halidir.

Bu büzüşme hali kalbin iş yükünün artmasına sebebiyet verir. Kalbin iş yükü artınca da kalp zorlanır. Zorlandıkça daha çok çalışmaya başlar. Bir de altta koroner bir darlık varsa göğüs ağrısı üzere zahmetler ortaya çıkabilir diye konuştu.

İnce ve kat kat kıyafetler giymeliyiz

Kış aylarında kanda pıhtılaşma faktörlerinin de arttığını ve kapalı ortamlarda vakit geçirildiğinden teneffüs yolu enfeksiyonlarının da arttığını söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Sabahattin Gündüz, “Kanda oluşan pıhtılaşma kalp krizi ve felç üzere riskleri de beraberinde getiriyor.

Kışın dışarıda yürürken çok fazla efor sarf ediyoruz. Bu ağır efora hazırlıklı olmayan beden, kalbi kahra sokabilir. Bu nedenle kış aylarında sıhhatimiz için soğuktan korunmak büyük kıymet arz ediyor.

Soğuktan korunurken de yapılması gerekenler var. Soğuktan korunmak için kalın kıyafetler giymektense ince ve kat kat kıyafetler giymeliyiz.

Bu biçimde giyinmenin gayesi, kat kat kıyafetler ortasında kalan havanın bir nevi yalıtım tesiri yaratarak beden sıcaklığımızın düşmesini engellemesidir” tabirlerini kullandı. 

Şuurda bulanma, hareketlerde yavaşlama ve istikrar kaybı yaşanabilir

Doç. Dr. Gündüz, kelamlarına şu formda devam etti: Bu süreçte beden sıcaklığının düşmesi değerli bir mevzu.

Beden sıcaklığının 35 derecenin altına inmesi Hipotermi olarak isimlendirilir ve vefata kadar gidebilen problemlerin yaşanabileceğini gösterir.

Beden sıcaklığının düşmesi en çok hudut sistemini tesirler. Şuurda bulanma, hareketlerde yavaşlama, istikrar kaybı üzere birtakım problemler ortaya çıkabilir. Bilhassa yaşlılar ve çocuklar kendilerini iyi söz edemediği için beden sıcaklığındaki düşüşü hissetmeyebilir.

Bu sebepten ötürü etrafımızdaki insanları soğuktan korumak için ince ve kat kat kıyafetler giymelerini önermeliyiz.

Kış aylarında meskende öğün atlamadan beslenmenin değerli olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gündüz, “Kış aylarında bulunduğumuz ortamı 18 derecenin altında olmayacak halde tutmaya çalışmalıyız.

Bulunduğumuz ortamın ısınma sorunu varsa battaniye üzere sıcak tutacak tedbirler almalıyız. Gün içerisinde dışarı çıkacaksak çok süratli ve ani hareket etmekten kaçınmalıyız.

Şayet gün içerisinde yürüyüş yapmak istiyorsak mümkün olduğunu kadar güneşli saatleri tercih etmeliyiz.

Konut üretimi sıcak çorba ve bitki çayı tüketmeliyiz

Kış aylarında konutta bedenimizin sıcaklığını koruyacak beslenme formlarına de ehemmiyet vermeliyiz öğün atlamamalı ve kâfi ve istikrarlı kalori alımını korumalıyız.

Sıvı besin tüketmeye de çok dikkat etmeliyiz. Mesela konut üretimi sıcak çorba ve bitki çayları tüketmeliyiz dedi.