Hepimizin hayatında ufak tefek takıntıları olmuştur. Mantıksız ve rahatsız edici tekrarlayan fikir, davranışlar ise Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) durumunu ortaya çıkarıyor. Hayatı kabusa çeviren bu sorunda kişi, niyetlerinden kurtulmak için o davranışı uygulamak durumundadır.

Örneğin; paklık takıntısı olan bir insan paklık uğruna sıhhatini tehlikeye atarken ellerini 200 sefer yıkayabilir.Aynı vakitte bu şahıslar pislik bulaşma endişesinden meskenden çıkamama durumuna gelebilir.

Pislik kavramını ise kendi başlarında canlandırıyorlar ama kimseye anlatamıyorlar zira tanımlanamıyor. Bu zorlantı durumu hastaya kısa vadeli bir rahatlık sağlıyor. Daha çok bayanlarda görülen bu durum en yaygın ‘4.psikiyatrik’ teşhis olarak karşımıza çıkıyor.

Takıntılarınızdan Kurtulmak için Mucizevi Sistem

Kişinin elinde olmadan ortaya çıkan bu durumun nadiren çocukluk devrinde çoklukla ise gençlik çağında rastgele bir nedenden ötürü bilinçaltında oluştuğuna dikkat çeken Bilinçaltı Uzmanı Lily Lale Yılmaz, “ Tahlili de burada aramak gerekiyor. Bedenimizdeki hücrelerin hafızasındaki sağlıklı anılar kullanarak tahliller elde ediliyor.

Sağ taraf her vakit bizim geçmişimizi sol taraf ise geleceğimizi temsil ediyor. Kişinin takıntılı niyetlere sahip olmadığı bir vakti hatırlaması isteniyor. Geçmişten sağlıklı ve keyifli olduğu andan bir kesit alınarak sol tarafa yani geleceğe yapıştırılıyor. Bu halde sorun çok doğal bir biçimde ortadan kalkıyor. Amerika’da yıllardır uygulanan Kopyala – Yapıştır tekniği Türkiye’de daha yeni olmasına karşın vatandaşlara umut oluyor “ sözlerini kullandı.

Tedaviyi Ertelemek Yıllarınızı Alabilir

Yılmaz, “Kişi bazen yaptığı davranışların, niyetlerin mantıklı olmadığını fark etmesine karşın engellemeyez. Zira o noktada dürtü onu yönetiyor mantık değil. Bu hastalığı görmezden gelmek tasayı ve endişeyi daha da çok arttırır. Tıpkı vakitte hasta yakınları için de epeyce güç bir durum ortaya çıkıyor.

Takıntıya sahip beşerler, toplumun ve kültürün olumsuz tesiriyle bu durumun ayıp olduğu utanç duymaları gerektiği kanısındalar. Saklama muhtaçlığı duyuyorlar. Tedavi süreci ne kadar ertelenirse kişinin iyileşmesi yılları bulabilir, hayatı kabusa dönebilir. Kirlenme korkusu, sayma, simetri, cinsel ve dini fikirler en çok görülen takıntılar diyebiliriz”