İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’nün İstanbul’da bu alanda hizmet veren 14 laboratuvarı var.  Ayrıca ill sıhhat müdürlüğünün yetkilendirdiği 63 özel laboratuvar bulunuyor. Bu laboratuvarların günlük toplam test sayısı yaklaşık 100 bine kadar çıkıyor.  Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki laboratuvar aygıt kapasitesi ve çalışan açısından en büyüğü. Hastanenin laboratuvarında uzmanlar ve çalışandan oluşan 40 kişilik grup çalışıyor. Laboratuvarda gelen numuneleri evvel numaralandırıyor, pencere kısımlı odalarından kayıt ediliyor, sonrasında izolasyon yapılan numuneler, PCR aygıtları ile sonuçlandırılıyor. Numunelerin sonuçları bilgisayar ekranında da tek tek inceleniyor.  Uzman grup tarafından yapılan çalışmaların akabinde sonuçlar 4 ila 8 saat ortasında hastalara Sıhhat Bakanlığı’na ilişkin olan e-nabız üzerinden dijital ortamda ulaştırılıyor.

MUTASYON TESTLERİ

Yasal Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi koronavirüs test laboratuvarında mutasyon araştırmaları ve testleri de yapılıyor. Müspet çıkan numunelerde, Güney Afrika, İngiltere, Brezilya üzere tanımlanmış mutasyonlara bakılıyor. Ayrıyeten mutasyondan kuşku edilip fakat taramayla görülemeyen kuşkulu örnekleri de Ankara’ya Sıhhat Bakanlığı’nın Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü’ndeki laboratuvara gönderiliyor.

“40 KİŞİLİK BİR TAKIM ÇALIŞIYOR”

İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürlüğü Laboratuvar Yöneticisi Uz. Dr. Cemal Kazezoğlu, laboratuvarlar hakkında bilgi vererek, “Bizim İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürlüğü olarak 14 tane laboratuvarımız var İstanbul’da bu hizmeti veren. Bunlardan en büyük kapasiteli olan şu anda konuştuğumuz Yasal Sultan Süleyman Eğitim Araştırma Hastanesi kovid test merkezi. Buraya gelen örnekler, burada yaklaşık 40 kişilik bir takım çalışıyor. Gelen örnekler öncelikle kabuller, değerlendirmeleri yapılıyor. Daha sonra izolasyon basamağına, sonrasında da PCR çalışmasına alınıyorlar. Çıkan sonuçlar yapay zeka yardımıyla uzman arkadaşlarımız tarafından değerlendirilip onaylanıyor” dedi.

“HEPSİNİN TOPLAM KAPASİTESİ 90-100 BİN”

Dr. Kazezoğlu, Yasal Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki laboratuvar konusunda da bilgi vererek, “En büyük dememin sebebi; aygıt kapasitesi, uzman sayısı, çalışan sayısı açısından. Bu laboratuvarda bizim günde 10 bin test çalıştığımız günler oldu” dedi.

Kazezoğlu, İstanbul’daki başka laboratuvarlar konusunda ise, “Şu an itibariyle o denli sayılarımız yok daha az sayıda test çalışılıyor gelen örnek sayısı az olduğu için fakat günde 10 bin test verdiğimiz vakitler olmuştu. İstanbul’da da İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürlüğü tarafından yönetilen 14 laboratuvar günlük toplam 60-65 bin ortalama test kapasitesine sahip. Bu kadar şu an çalışılmıyor, o kadar örnek gelmiyor lakin oraya kadar çıkabiliyor. Ayrıyeten 63 tane özel laboratuvar var yetkilendirdiğimiz, yetki vermiş olduğumuz. Hepsinin toplam kapasitesi 90-100 bin ortasına kadar çıkabiliyor. Biz Kasım ayında pandeminin ağır yaşandığı günlerde, Kasım ortasında bu sayıları gördük. Şu an itibariyle sayılarımız bu seviyede değil, düştü” tabirlerini kullandı.

“PCR OLUMLU ÖRNEKLERDE İLAVETEN MUTASYON ÇALIŞMASI YAPIYORUZ”

Dr. Cemal Kazezoğlu, laboratuvarlarda yapılan mutasyon çalışmaları konusunda da bilgi vererek, “Aşağı üst 1 aydır Bakanlığımız sağlanan kitlerle mutasyon tarama çalışmaları yapıyoruz. Bu laboratuvar o bahiste da öncü olarak birinci mutasyon çalışmalarına başlayan laboratuvardır. Daha sonra şu anda öteki kamu laboratuvarlarımızda, 10 laboratuvarımızda mutasyonlu tarama kiti dediğimiz kitlerle çalışma yapılıyor. PCR olumlu örneklerde ilaveten mutasyon çalışması yapıyoruz. Güney Afrika, İngiltere, Brezilya üzere tanımlanmış mutasyonlara bakıyoruz. Ayrıyeten mutasyondan kuşku ettiğimiz lakin taramayla göremediğimiz kuşkulu örnekleri de Ankara’ya Sıhhat Bakanlığı’nın Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü’ndeki laboratuvarına gönderiyoruz. Sanki farklı bir mutasyon var mı diye onlar daha ileri, bir üst teknolojiyle orada değerlendirmesini yapıyorlar” sözlerini kullandı.

“TURUNCU SARIYA, SARI MAVİYE DÖNEBİLİR”

Dr. Kazezoğlu, şöyle devam etti:

“Arkadaşlarımız sağ olsun, Allah hepsinden razı olsun, 11 Mart’tan beri giderek artan bir tempoyla çalışmaya devam ediyorlar. Çok fazla dinlenmeye fırsatları da olmuyor. Burada ne vakit ki bu salgın artık iyice küçülme noktasına sarfiyat bizlerde o vakit dinlenmiş olacağız. Lakin şu an hala daha çalışmaya daima birlikte grup olarak devam ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı yeni olağanlaşma periyoduna girdik. İlimiz şu anda turuncu kapasitede. Biz daha çok test yaptığımız için daha çok hadise yakalıyoruz o nedenle turuncudayız şu anda. Bu hem ekonomik hem de sosyolojik temeli olan bir durum. Beşerler yoruldular artık kapanmaktan, toplumsallaşma muhtaçlığı içindeler. Biz bunu anlıyoruz lakin bu devrin daima birlikte toplum olarak birlikte sahip çıkmamız gereken bir devir olduğunu düşünüyorum. Şayet bu yeni olağan periyodunda bu kısıtlı toplumsallaşmaya daima birlikte ilan edilmiş kurallara uyarak sahip çıkarsak, buna ihtimam gösterirsek turuncu sarıya, sarı maviye dönebilir. Bu büsbütün bizim elimizde lakin yalnızca sıhhat çalışanlarının elinde olan bir durum değil. Toplum olarak daima bir arada burada dayanışma içinde, kurallara uyarak sahip çıkarak davranmamız lazım” diye konuştu.