MELTEM GÜNAY İstanbul – Dove Özgüven Projesi kapsamında yapılan ‘Sosyal Medyadaki Hoşluk Baskısı Araştırması’nın sonuçları dikkat çekiyor. Araştırmaya nazaran; 10-15 yaş ortasındaki genç kızların yüzde 80’i toplumsal medyada filtre kullanarak görünümlerini en az bir kez değiştirdiklerini söylüyor. Yüzde 69’u toplumsal medyada fotoğrafını paylaşmadan evvel filtre yahut uygulama kullanarak dış görünümünü değiştiriyor. Her 5 kızdan 1’i, sadece fotoğrafları üzerinde oynadığında kendi görünümünü beğeniyor.

400 bin gence ulaştık

Proje kapsamında Türkiye’nin 400 bini aşkın gence ulaştıklarını lisana getiren Unilever Hoşluk ve Şahsî Bakımdan Sorumlu Marka Müdürü Özge Acarbay, “Global olarak yürütülen çalışmada, özgüven eğitimleriyle 150 ülkede 69 milyon gence ulaşıldı. Gaye, 2030 yılına kadar küresel ölçekte 250 milyon gence ulaşmak. Türkiye’de 2015 yılında Sabancı Üniversitesi ile başlayan özgüven seyahatimiz, 2016 yılında Dr. Özgür Bolat liderliğinde ve Toplum Gönüllüleri Vakfı işbirliğinde ivme kazandı. Tüm Türkiye’de lise çağındaki gençleri, özgüven eğitimleri ile buluşturuyoruz. Bugüne kadar Türkiye’nin yedi bölgesinde 40’tan fazla ile gittik. 5 yılda 400 binden fazla gence ulaştık. Maksadımız daha fazla vilayet, daha fazla okul ile bu sayının her geçen gün katlanarak artması” dedi. 

Bakanlıkla işbirliği

Projede, küresel içerikleri Türkiye’ye uyarlayan proje önderi Dr. Özgür Bolat, başta İstanbul olmak üzere lise hazırlık ve 9. sınıf öğrencilerine özgüven eğitimleri verdi. Ulusal Eğitim Bakanlığı onaylı proje eğitimlerinde, vilayet ve ilçe Ulusal Eğitim Müdürlükleri’yle işbirliği yapıldı. Dr. Bolat özgüven eğitimleriyle ilgili şunları söyledi: “Eğitimlerde, bugün benimsenen ülkü hoşluk anlayışının vakte nazaran nasıl değişim gösterdiğini tarihî bir akış içinde anlatıp, aslında her birinin kendi devrinin dayatılan görünüm kalıpları olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bu ülkü görünümleri başta ebeveynlerimiz olmak üzere dizilerden, sinemalardan, mecmualardan ve günümüzde en çok toplumsal medyadan öğrendiğimizi daima birlikte keşfediyoruz. Emelimiz öncelikle gençlere medya okuryazarlığı kazandırmak. İnsanın kendisini daima diğerleri ile karşılaştırmasının ve vücut odaklı konuşmanın özgüven kırılması yaratarak birer korku ögesine dönüştüğünü görüyoruz. Öbür yandan toplumsal medyanın üzerimizde yarattığı hoşluk baskısını eğitici görüntüler ve sınıf içi tartışmalarla ortaya koyuyoruz. Gençlere, özgüvenlerini dış görünüş ya da hoşluktan çok hayalleri, maksatları, yetenekleri üzerine kurmaları gerektiğini anlatıyor ve kendilerinde var olan potansiyeli bulmaları için onlara yol gösteriyoruz.”

Eğitimle değişiyorlar

Dr. Özgür Bolat, eğitimlerin gençlerde büyük değişimler yarattığına dikkat çekerek, “Eğitimlerimizi alan gençlerin özgüvenlerinin 2,5 kat arttığını söyleyebilirim. Aynaya baktıklarında kendilerini beğenme, kilo ve bedenlerinden mutlu olma üzere oranlarda düzgünleşme yaşıyorlar. Eğitim alan gençlerin kendilerini medyada gördükleri imajlarla ve ünlülerle karşılaştırma oranları, eğitim almayan gençlere nazaran değerli bir değişim gösteriyor. O denli ki istediğimiz değişim, eğitim alan gençlerde 4 kat arttı. Bu sonuç, gençlere medya okuryazarlığı kazandırmada ve ülkü hoş kalıplarının gerçekliğini sorgulamada büyük bir ilerleme kaydettiğimizi gösteriyor. Vücut odaklı konuşma eğiliminin de eğitim alan gençlerde, almayan gençlere nazaran azaldığını söyleyebiliriz. Gençlerde bu alanda yaratmak istediğimiz değişim de olumlu tarafta 3 kat arttı” dedi.

Pandemi devrinde de eğitimler online eğitimlere dönüştürülürken eş vakitli olarak da Toplum Gönüllüleri Vakfı’ndan gönüllüler de gençlere ulaşarak onların eğitimlerine katkıda bulundu.