Hastalığa yakalananların ortasında karabasan olarak tabir edilen fibromiyaljiyi, genel kas ağrıları ve bedendeki belli noktalarda kronik ağrı ile karakterize bir kas romatizması olarak tanımlayan İsmail Kısım, ”Bununla birlikte bu rahatsızlığa yakalanan hastalar farklı branşlardaki tabiplere muayene olmakla birlikte sayısız test yaptırmaya maruz kalırlar.

Sebebi ise net teşhisinin olamamasıdır. Bu sebeple bu hastalığa yakalanan insanların yalnızca bedenleri değil, psikolojileri de fazlası ile yıpranır” dedi.

Belirtilere değinen Fizyoterapist Kısım, ”Kesin olarak bir fibromiyalji teşhis testi yoktur. Yaygın kas ve eklem ağrıları, gerilimli periyotlarda ve kapalı havalarda artan ağrılardır.

Ayrıyeten fibromiyalji hastalarında daima yorgunluk, uykusuzluk, sabahları dinlenmemiş bir formda uyanma, depresyon, bağırsak sorunları (kabızlık, şişkinlik vs.) eşlik eder.

Toplumun yüzde 3’ünde, bilhassa bayanlarda görülür” halinde konuştu.

G-Terapi fibromiyalji üzerinde tesirli midir?

Fizyoterapist Kol, kelamlarını şöyle sonlandırdı: ”G-Terapi kaslardaki spazmları, birikmiş laktik asitleri, tetik noktalarını ve eklem sorunlarını, bloke olmuş kasları makul uyaranlar ile ortadan kaldırarak tedavi eder.

G-Terapi kaslardaki özelleşmiş refleks noktalarına muhakkak frekanslarda basınç uygulayarak semptomları kalıcı olarak tedavi edebilen yeni kuşak bir fizik tedavi modelidir.

G-Terapi 1 ila 3 seans aralığında uygulanır. Şikayetin yoğunluğuna nazaran 2-2,5 saat sürer.

Tedavi sırasında tüm kaslara uygulama yapılarak tedavinin aktifliği artırılır.

Basınç şiddeti bireye özel bir biçimde ayarlanır. İğnesiz, ışınsız, ameliyatsız ve hiçbir yan tesir yaratmadan uygulanır.

Bu hastalık alanında uzman fizyoterapistler tarafından tanısı konulup hakikat tedavi edilirse çok tesirli sonuçlar alınabilir.”