Diyarbakır’ın Kulp İlçesinde 4 ay evvel eşini öldürdükten sonra İlçe Jandarma Komutanlığına giden O.Ç  (43), eşi N.Ç’nin (30) başına vurup yaraladığını, hatta ölmüş olabileceğini belirterek teslim oldu. Bayanın yaşıyor olabileceği ihtimali üzerine vakit kaybetmeyen jandarma timleri anında meskene gitti. İçeri giden jandarma timleri üzeri battaniye ile kapatılmış bayanın ağız ve burun kısmının sıkı bir halde koli bandı ile bantlanarak bağırıp yardım istemesinin önüne geçildikten sonra öldürüldüğünü belirledi. Tıpkı halde bayanın kollarının da sıkı formda koli bandıyla bantlandığı tespit edildi.

Sabah Gazetesi’nden Özgür Cebe’nin haberine nazaran; bayanın cansız vücuduyla karşılaşan takımların ihbarı üzerine olay yerinde gelen 112 takımları bayanın cesedini otopsi yapılmak üzere İsimli Tıp Kurumuna sevk etti. Otopsi raporuna nazaran, N.Ç’nin ensesinde 4 santimlik kırık ve çökme olduğu, saçlarında ve saç köklerinde ağır ölçüde kan pıhtıları, boyun bölgesinde ağır ve dağınık biçimde ekimoz (Morluk) ve yara izleri tespit edildi.

Rapora nazaran, bayanın kol ve bacaklarında ayrıyeten katil kocası tarafından çizilen ağır tükenmez kalem izleri belirlenirken, cesedin genital bölgesinde bedenini saran koli bandıyla birleşik biçimde vajinal bölgesine sokulan bir demir çubuk olduğu bildirildi. Rapora nazaran, bayanın öldürülmeden evvel el ve ayaklarının, bedeninin koli bandıyla bantlanıp hareketsiz bırakıldığı, akabinde da yardım çığlığında bulunabileceği için sesinin duyulmaması gayesiyle ağız ve burun kısmının da bantlandıktan sonra kocası tarafından elbisesinin çıkarıldığı ve vajinal bölgesine sokulan demir çubuk sonucu meydana gelen ağır kanamadan ötürü hayatını kaybettiği belirlendi.

ÇOCUKLARININ YANINDA BU VAHŞETİ YAPTI

Raporda, bayanın başında vefata neden olabilecek travmatik bulguya rastlanmadığı, kesin vefat nedeninin genital bölgeye sokulan demir cisimden kaynaklandığı bildirildi. Tutuklanan O.Ç hakkında Canavarca hisle eşi taammüden eziyet çektirerek öldürmek” kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet mahpus istemiyle dava açıldı. İddianamede, sanığın eşini öldürürken kullandığı canice tekniklerin toplum vicdanını sızlattığı, öldürme hedefine ulaşırken de uyguladığı sistemlerin orantısız, yabanî, gereksiz eğilim sergileyen ruhsal güdüyle işlediği vurgulandı. Sanığın eşini çabucak öldürebilecek bir imkâna sahip olmasına karşın bilerek ve isteyerek maktulün vajinasına vefatına neden olacak formda demir çubuk sokarak, burnunu ise yüzünün içine kaçacak biçimde bantlayıp nefessiz bırakarak N.Ç’ye acı ve ızdırap çektiren davranışlarla canavarca hisle meskende çocukları olmasına karşın eşini acı çektirerek öldürdüğü için ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılması istendi.

AHA EVVEL DE ŞİDDET UYGULADIĞI İÇİN ERTELEME ALMIŞ

Cani adam tabirinde, eşiyle 13 yıllık evli olduklarını ve bu evlilikten iki çocukları olduğunu belirterek, “Karımın diğerleriyle bağlantısı olduğunu düşünüyordum. Bahisle ilgili eşimle tekraren konuştum. Buna bir son vermesini, verdiği taktirde onu kabul edebileceğimi, hatta istiyorsa boşanabileceğimizi söyledim. Eşim katiyen diğerleriyle gönül bağı olduğunu kabul etmedi. Boşanmak da istemedi. Lakin eşimin dudaklarında ve kollarında diş izlerine rastladım. Bunu görünce diğerleriyle münasebeti olabileceğinden şüphelendim. Olay günü de kendisinden şüphelendiğim için kapı kilidine işaret koydum. Uyandığımda eşim yanımda yoktu. Odadan çıkınca eşini gördüm. Neden yanımda olmadığını sorunca tuvalete gittiğini söyledi. Lakin kapı kilidindeki işaretten, kol, bacak ve dudaklarındaki diş izlerinden palavra söylediğini anladım. Bunun üzerine tartıştık. Bende bağırmaması için ağzını bantladım. Sonra bedenindeki cinsel bağa ilişkin olduğunu düşündüğüm izleri tek tek tükenmez kalemle işaretledim. Eşimin başına cop gibisi sivri bir cisimle vurdum. Birkaç defa de ölmesi için başını beton tabana vurdum. Ölüp ölmediğini anlayamadım. Ben de kendimi kaybetmiştim. Çok pişmanım” dedi.

Mahkemede alabileceği cezadan kurtulabilmek için akıl hastası numarası yapan katil O.Ç Elazığ Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesine sevk edildi. Lakin akıl ve ruh sıhhatinin yerinde olduğu, cezai sorumluluğunun tam olduğu rapor edildi. Katil O.Ç’nin daha evvel de eşine şiddet uyguladığı için Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanıp taammüden eşini yaramamak kabahatinden ceza aldığı ve bu cezasının ertelendiği öğrenildi.