Türkiye’nin Paris Büyükelçiliğinde düzenlenen aktifliğe Paris Büyükelçisi Ali Onaner, Paris Başkonsolosu Serdar Belentepe ve çok sayıda sivil toplum kuruluşunun temsilcileri katıldı.

Kıran, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun selamlarını iletti.

Avrupa’da yükselen İslam, yabancı ve Türk tersliğinin aksiyon ve telaffuzların en çok Fransa’da yaşayan Türkleri tehdit ettiğini belirten Kıran, büyükelçiliklerin, başkonsoloslukların, Türkiye’deki kurumların Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde bu tehditlerle çabada hangi adımların atılması gerektiğini istişare ettiklerini söyledi.

Kıran, bu hususta gerekli adımları da attıklarını ve atmaya devam edeceklerini belirterek şunları söyledi:

“Unutmamamız gereken kıymetli düstur var. Her vakit hatırımızda tutmamız gereken ve meselelerin tahlilinde olmazsa olmaz olan öge var, birlikteliğimiz, beraberliğimiz, dayanışmamız. Biz birlikte olamadığınız sürece bu tehditlerle gayretimiz zorlaşır. Lakin birlik, beraberlik ve dayanışma içinde hareket edersek elbette problemlerin tahlili mümkün hale gelir ve daha da kolaylaşır. Bunun örneklerini yakın ve uzak geçmişte ve bugün de canlı ve canlı formda duruyor. Türkiye’nin içerisinde atlattığımız badireler, hem yurt dışında sizin karşılaştığınız problemlerin aşılması konusunda bilhassa yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız olarak birbirimize sarılmamızdan ve dayanışmamızdan taviz vermemekten öteki formül yok. Bunu çok hoş formda yapıyorsunuz.”

Herkesin ortak paydasının Türkiye Cumhuriyeti olduğunu söz eden Kıran, Fransa’daki Türk sivil toplum kuruluşların bu hissede çerçevesinde hareket ettiğinde daha güçlü olacaklarını belirtti.

Kıran, buradaki Türklerin birlik içinde olması halinde kimsenin nifak sokamayacağını söyledi.

Görüş ayrılıklarının bir kenara bırakılması gerektiğini söz eden Kıran, yurt dışında yaşayan vatandaşların problemlerine tahlil için çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

Kıran, devletin milletiyle var olan bir aygıt ve devleti manalı kılanın vatandaşlarına verdiği hizmet olduğunu aktardı.

Önceliklerinin dünyanın neresinde olursa olsun vatandaşlara ziyan gelmemesi olduğu vurgulayan Kıran, şöyle devam etti:

“Bugün maalesef Avrupa gerçeğine baktığımız vakit İslam ve Türk düşmanlığını besleyen yaklaşımların siyasette hakim olmaya başladığını, bu tehditler hakim olmaya başladığı surece de bizim karşımıza kamuoyu baskı üzerinde yasallaştıran idare kademesi görüyoruz. Hasebiyle siyasi düzenekleri, devlet kademeleri ve bütünlük içinde karşımıza çıkarılan bu sıkıntıların yumağını çözmek için bizim 7’den 70’e her bir derneğimizin kendi önceliği çerçevesinde ve her bir devlet kurumumuzun tüm imkanlarıyla sistematik adımlar atması gerekiyor.”

Kıran, Erdoğan’ın ve Çavuşoğlu’nun muhataplarıyla yaptığı görüşmelerde yurt dışında yaşayan vatandaşların sıkıntılarını öncelikli olarak gündeme getirdiğini belirtti.

Türk vatandaşlarının dünyanın neresinde olursa olsun bulunduğu ülkenin temel ögeleri olduğunu vurgulayan Kıran, bunu kabul ettirene kadar uğraşın süreceğini söyledi.

Kıran, “Fransa ve öbür Avrupa ülkelerinde yaşayan Türk toplumu güya o ülkelerin vatandaşı değil de okyanusta bir adada kendi içinde izole olan, o topluma hiçbir katkı sunmayan ve marjinal bir toplum üzere gösteriliyor. Biz bunu reddediyoruz ve toptan biçimde kınıyoruz. Muhataplarımıza bu yaklaşımın değiştirilmesi gerektiğini ısrarla söylüyoruz ve vurgulamaya devam edeceğiz. Bu noktada birtakım gelişmeler elde ettik ancak kâfi değil.” diye konuştu.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Kıran, sivil toplum kuruluşların temsilcilerinin sorularını da yanıtladı.