Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın birinci kere kamuoyuna duyurduğu yerli denizaltı robotu Kâşif, sismik ve sondaj gemilerinin derinlerdeki gözü olacak. Fatih sondaj gemisinde misyonuna başlayan Kâşif, bir dalgıcın derinlerdeki misyonunu yerine getirecek; 3 bin metreye kadar tüm derin deniz sondajlarını gerçekleştirebilecek.

Güç ve Olağan Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Erdoğan’ın duyurduğu Kâşif Denizaltı Robotu’na ait bir küme gazeteciye değerlendirmelerde bulundu. Dönmez, tedarikçilerle işbirliği imkânlarını kıymetlendirerek projeyi hayata geçirdiklerini belirterek, “Sektörde ROV olarak bilinen uzaktan kumandalı ileri teknoloji denizaltı sistemi ‘Kâşif’i böylelikle ulusal petrol ve doğalgaz kesimine kazandırdık” dedi.

Adeta bir dalgıç

Derin deniz sondajlarının yüksek teknoloji isteyen operasyonlar olduğunu vurgulayan Dönmez, “Kâşif yüzlerce metre derinlikte bir dalgıcın işini yapacak. Gemide bulunan komuta konsolu yoluyla bilgileri, gerekli olan elektrik ve görüntü bilgilerini ana kumandaya aktarıyor.
Kâşif, denizdeki kablonun tansiyonunu ayarlayıp fazla salınmasını engelliyor. Bu sayede
sualtı akıntılarından aracın ve kabloların asgarî etkilenmesini sağlıyoruz” dedi.

Sınıfın en güçlüsü

Kâşif’te güçlü itiş gücüne sahip yedi elektrik tahrikli motor bulunduğunu anlatan Dönmez, “Bunun yanı sıra çeşitli teknik kollar ve el aletlerinde kullanılmak üzere geliştirilen hidrolik güç ünitesi mevcut. Bu özellikleriyle Kâşif, dünya üzerinde kendi sınıfındaki en güçlü hibrit ROV sistemine sahip. 3 bin metre derinliğe kadar olan tüm derin deniz sondaj faaliyetlerini yürütebilecek biçimde geliştirildi. Kâşif, yüzde 53 yerlilik oranıyla geliştirildi. İlerleyen periyotta yapılacak üretimlerde ise yerlilik oranını yüzde 70’in üzerine taşımayı hedefliyoruz. Kâşif, önümüzdeki periyotta operasyonel maliyetleri daha da azaltacak” diye konuştu.

‘Robot sayesinde riske girmiyoruz’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni ek rezervin açıklandığı Fatih sondaj gemisinde Kâşif ilgili şunları söylemişti: “Fatih sondaj gemimiz, ekipmanın ve takımın ulusallaştırılması yolunda değerli bir adımdı. Artık yeni bir adım daha atarak uzaktan kumandalı ileri teknoloji eseri denizaltı robotumuzu da yerli ve ulusal imkânlarla petrol dalımıza kazandırdık. ‘Kâşif’ ismini verdiğimiz bu denizaltı robotu sayesinde yüzlerce metre derinlikteki gereksinim duyulan elektrik gereksinimini ve görüntü imgelerini uzaktan kumandayla hiçbir riske girmeden elde edebileceğiz.”

Kritik misyonlar

Uzaktan kumandalı sualtı araçları, 1990’lı yılların sonrasında, derin sulardaki petrol ve gaz kaynaklarına erişimi kolaylaştırdı. Dalgıçların inançlı bir formda erişemediği alanlara bu araçlar süratli ve inançlı biçimde erişmeye başladı. Araçlar, üzerlerinde bulunan kameralar yoluyla farklı açılardan manzara transferi yapabiliyor. ROV’lar, sondaj operasyonlarında kuyubaşlarındaki contaların değişimi, fonksiyonlarının denetimi, kuyu başının temizlenmesi, su altında inceleme yapmak üzere çalışmalar yapabiliyor. Gaz ve petrol kaynaklarına erişildikten sonra ise üretime geçilme etabındaki tüm sualtı inşaat faaliyetleri, dayanak gemileri üzerine konumlandırılan iş sınıfı ROV sistemleri tarafından yürütülüyor.