C.K.’nin yalnızca isimleri taklit ederek hesap açmadığı, çocuk tabiplerine ilişkin gerçek hesapları da bilişim hileleriyle (hack) ele geçirdiği anlaşıldı. C.K. hesapların ileti kutularını denetim ediyor ve daha evvel hasta çocuklarının tedavisine ait ailelerin hekimle yaptığı mesajlaşmaları devam ettiriyordu.

Hürriyet gazetesinden Musa Kesler’in haberine nazaran, C.K. bu iletiler üzerinden irtibat kurduğu ailelerden fotoğraf istiyordu. Aileler de daha evvel gerçek hekimle görüşmüş oldukları için rastgele bir kuşkuya düşmüyordu. Hürriyet, C.K. hakkındaki bir soruşturmanın daha ayrıntılarına ulaştı.

‘NUMARA BENİM FAKAT…’

C.K., Kütahya’da da Z.Ç.M. isimli bir tabibin ismiyle hesap açtı. Kendisine ulaşan ailelerden tekrar birebir formülle çocuklarının fotoğraflarını istemeye başladı. Hatta cep telefonu numarasını da hasta yakınlarına vererek WhatsApp üzerinden fotoğrafları istedi. Durumdan şüphelenen bir aile hekimi Z.Ç.M. ile temasa geçti. Bildirileri ceddin hakikaten hekim Z.M.Ç. olmadığı anlaşıldı.

Şikâyet üzerine yapılan araştırmada telefon numarası üzerinden daha evvel de emsal hatalardan kaydı olan C.K.’ye ulaşıldı. C.K. sözünde “Telefon numarası benim fakat daha evvel de bu türlü cürümlerden kaydım olduğu için bana iftira atılıyor” diyerek kendini savundu. Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonucunda C.K.’ye 13 Ekim’de dava açıldı. Dava Kütahya 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.