GÖKHAN KAM İstanbul

Göç ve İnsanı Yardım Vakfı’nın (GİYAV) ‘2020 İnternet Medyası Çocuk Hakkı İhlali Raporu’na nazaran, 2020 yılı içerisinde, Kovid-19 salgını ned eniyle çocukların içinde bulunduğu eşitsizlik, adaletsizlik, ihmal, istismar, yoksulluk, mahrumluk, kısıtlama üzere pek çok sorun, salgınla birlikte artış gösterdi.

Raporda şu çarpıcı bilgiler yer aldı: “2020 yılı içerisinde 613 çocuğun hayat hakkı ihlal edildi. 690 çocuk yaralandı, 2 bin 156 çocuğun korunma hakkı ihlal edildi. 8 çocuk cinsel sömürüye maruz bırakıldı. 65 çocuk şiddet gördü, bin 860 çocuk ihmal ve istismara uğradı. 19 çocuk intihar etti, 128 çocuk gözaltına alındı, 72 çocuk azap ve berbat muamele gördü. 19 çocuk tutuklandı, 44 çocuk sıhhat, 3 çocuğun silahlı çatışma ortamında çocuğun korunması hakkı, 22 çocuğun sığınma hakkı, 360 çocuk ise eğitim hakkından yoksun edildi.”

Raporda, hak ihlaline maruz kalan 269 yabancı asıllı çocuğun, 158’inin Suriye, 10’unun Afgan, 4’ünün Lübnan, 3’ünün Irak, 1’inin Kazakistan, 1’inin Mısır, 1’inin Somali asıllı olduğu belirtildi.

‘Çocuk emekçi arttı’

“204 çocuğun çalıştırıldığı, çocuk cinayeti, cinsel istismar, intihar üzere pek çok ihlale sebebiyet verildiği görülmüştür” denildi. Salgın sürecinde artan çocuk işçiliğinin de üzerinde durulması gerektiği belirtilen raporda, “Uzaktan eğitim sisteminin uygulandığı bu süreç çocukların çalıştırılmalarını kolaylaştıran bir taban sunmuştur. Yoksulluğun artması, okulların kapanması daha fazla çocuğu işçiliğe sürüklemiş, sömürü ve tehlike içeren işlere dahil edilmeleri bilhassa toplumsal cinsiyet eşitsizliği temelinde kız çocukları açısından konut içi hizmetlerde sömürülmelerinin önünü açmıştır” sözleri kullanıldı.

‘Sözleşme uygulanmıyor’

“Çocuk cinsel istismar olaylarında failleri cezalandırmayı engelleyen ya da yargılamanın cezasızlıkla sonuçlanmasına neden olan ‘rıza’ yahut ‘çocuğun ruh sağlının bozulma’ kurallarına bakılmasına son verilmelidir” denilen raporda, “Erken ve zorla evlendirilen çocuklar, çocuk intiharları, silahlı çatışma ortamında hayatını yitiren çocuklar, cinsel istismara uğrayan çocuklara yönelik çocuk hak ihlallerinin önlenmesinde, devletin uygulamakla yükümlü olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi’ndeki sorumluluklarını yerine getirmede eksiklik yaşandığı vurgulandı.