Bebeklerde kollar, bacaklar, kasık ya da baş derisi başta olmak üzere bedenin çeşitli yerlerinde meydana gelen döküntülerin pek çok nedene bağlı olabileceğini kaydeden Dr. Sinan Akkurt, viral döküntülerin çoklukla mantar, egzama üzere öbür rahatsızlıklarda olduğu üzere kaşıntıya yol açmadığını açıkladı.

Dr. Akkurt, bebeklerdeki kızarıklıkların nedenleri ortasında bakteriyel, viral ve fungal enfeksiyonlar yahut ilaçlara, sabunlara, paklık eserlerine yahut çevresel tetikleyicilere verilen tepkilerin yer alabildiğini belirtti.

Bebekleri etkileyebilecek viral döküntü nedenlerinden birinin “beşinci hastalık” olduğuna dikkat çeken Dr. Akkurt, hastalığın çocuğun yanaklarında renk değişikliğine neden olan besbelli “tokatlanmış yanak” döküntüsü, ateş, burun akıntısı ve kollara, sırta, kalçalara, göğse ve bacaklara yayılan döküntü ile kendini gösterdiğini söyledi. 

Kızamığın da bebeklerde önemli komplikasyonlara neden olabilen epey bulaşıcı bir virüs olduğunu kaydeden Dr. Akkurt, kızamık aşısının ekseriyetle 1 yaşın altındaki bebeklere uygulanmadığını, bu durumda da biorezonans metodundan yararlanılabildiğini açıkladı.

Varisella-zoster virüsünün ise kaşıntılı kızarıklığa neden olan suçiçeğine yol açtığına değinen Dr. Akkurt, bu durumda bebeğin döküntüden evvel çoklukla iştah kaybı, ateş, yorgunluk üzere öbür semptomlar yaşayacağına dikkat çekti. “Su çiçeği bebeklerde önemli yan tesirlere neden olabilir ve komplikasyon riski daha yüksektir” diyen Dr. Akkurt, suçiçeği aşısının 15 aydan evvel tavsiye edilmediğini, bu durumda da biorezonans metodunun yararlı olabileceğini lisana getirdi.

Dr. Sinan Akkurt, viral hastalıkların tedavisinde biorezonans metodunun özel bir değer taşıdığını vurguladı.