AYKUT YILMAZ Ankara – Günümüzde kimi Müslümanların, fitre, yemin kefareti ve oruç fidyesi üzere dini yükümlülüklerini askıda ekmek prosedürüyle yerine getirmek istediği vurgulanan kararda, “Ancak bilinmelidir ki; fitrede kişinin bir günlük besin gereksinimini karşılayacak ölçü ölçü alınmaktadır. Bir bireye verilen ölçü, bir fitreden az olmamalı. Yemin kefaretinin eda edilme formu ise; on yoksula birer fitre ölçüsü yahut bir yoksula on başka günde her gün birer fitre ölçüsü para vermek yahut on fakiri sabah akşam doyurmak ya da giydirmektir. Buna gücü yetmeyenlerin ise orta vermeden üç gün oruç tutmaları gerekir. Oruç fidyesi ise, oruç ibadetinin eda edilememesi sebebiyle ödenen maddi bedeli tabir eder” denildi.Askıda ekmek uygulamasıyla fitre, oruç fidyesi, yemin kefareti üzere mali ibadetlerin ödenmesinde birtakım mahzurlar kelam konusu olduğu vurgulanan kararda, şu sözlere yer verildi:

Bağış tavsiyesi

“Zira bu muameleye yer temin eden esnaf, askıdan ekmek alanların gerçek muhtaçlık sahibi oldukları hakkında bir bilgiye sahip olmadığı üzere bu bahiste sorumluluğu da yoktur. Uygulama, büsbütün iyi niyet üzerine inşa edilmiş bir toplumsal yardımlaşma prosedürü olsa da bu adapla zekât, fitre ve fidyenin, yerine ulaşıp ulaşmadığının tespit edilmesi epeyce zordur. Askıda ekmek uygulamasında bir şahsa en az bir fitre ölçüsünün verilmesi -çoğu zaman- mümkün olmaz ya da gereksinim sahibi tarafından tercih edilmez. Halbuki fitre, yemin kefareti ve oruç fidyesi verilirken, bir şahsa düşecek ölçü, en az bir fitre kadar olmalıdır. Bu münasebetlerden hareketle fitre, yemin kefareti ve oruç fidyesi, askıda ekmek uygulaması metoduyla ödenmiş sayılmaz. Bu cins uygulamaların genel hayır ve hasenat kabilinden sayılıp başka istekli bağışlar yoluyla yaşatılması tavsiye edilir.”

 ‘Bırakın, mescitte sevinçli olsunlar’

Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş, ‘yaz Kuran Kursları Açılış Programı’na katıldı. Erbaş, “Hocalarımız çocuklara cami adabından kesinlikle bahsedeceklerdir. Lakin onlar, yeniden de her fırsatta koşup oynayacaklar, gülüp eğlenecekler, yaramazlıklar da yapacaklardır. Bırakın, mescitte sevinçli olsunlar” dedi.