Oyuncu Ozan İtimat ile eski sevgilisi toplumsal medya uzmanı Deniz Bulutsuz ortasında yaşanan darp olayına ait davanın görülmesine başlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, İtimat hakkında, “hakaret”, “kişiyi hürriyetinden mahrum kılmak” ve “silahla taammüden yaralamak” kabahatinden 3 yıl 8 aydan 13 yıl 6 aya kadar, Bulutsuz hakkında ise “basit yaralama” cürmünden 4 aydan 1 yıla kadar mahpus istemiyle açtığı davada dün taraflar birinci kez hakim karşısına çıktı.

5 bin TL gelir

İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya mağdur-müşteki Ozan İtimat, mağdur-müşteki Deniz Bulutsuz ile taraf avukatları katıldı. Mahkemeye çıkan müşteki sanık Ozan İtimat oyunculuk yaptığını ve aylık 5 bin lira geliri olduğunu, müşteki-sanık Deniz Bulutsuz ise eğitim danışmanı olduğunu ve aylık 20 bin lira geliri olduğunu belirtti.

Savunmasını yapması için kelam verilen Deniz Bulutsuz, savcılık sözlerini tekrar ettiğini söyledi. Hakimin “Olayın bir özetini geçmek ister misiniz?” demesi üzerine Bulutsuz, “Anlatmak zorunda kalmazsam çok sevinirim. Yaşananlar çok ağırdı. Müşteki sanığın suçlamalarını kabul etmiyorum. Canımı kurtarmaya çalışırken kendimi savundum. Bana gelen darbeleri pürüz olmaya çalışırken olmuştur” dedi.

Savunmasını yapması için kelam verilen Ozan İtimat, mahkemeye yazılı savunma sunarak, Deniz Bulutsuz’dan “Deniz Hanım” formunda kelam etti. İnanç, “Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Karşı taraftan şikayetçiyim” dedi. Yazılı savunmayı okuyan hakim, “Sadece abajur yüzünden olduğu yazıyor. Öbür yaralanmalar nasıl oldu?” diye sordu. İtimat, bu soruya, “Ben kendisine vurmadım. Abajurun sapını elinden almaya çalışırken çenesine çarptı. Yaralandı. Sonrasında da bana, ‘Sen bana vurdun. Seni Türkiye’ye rezil edeceğim’ dedi. Abajurun kırıldığı tezi palavradır. Gerekirse abajuru getirebilirim” dedi.

Yara izine baktı

Sözün akabinde hakim Deniz Bulutsuz’a çenesinde iz kalıp kalmadığını sordu. Bulutsuz’un “Kaldı” demesi üzerine izi görmek isteyen hakim Bulutsuz’u yanına çağırdı. Deniz Bulutsuz’un çenesine bakan hakim tutanağa, “Diyalog uzaklığından çok dikkatli bakıldığında müsaade fark edildiği görüldü” biçiminde yazdırdı.

Deniz Bulutsuz’un avukatı Ozan Güven’in el yazısı olan bir kağıdı göstererek, “Deniz’den daima ayrılmak istediğini söylüyor. Fakat burada özür diliyor” dedi. Bunun üzerine evvel gülen Ozan İnanç, sonra kelamlarına şöyle devam etti:

Soruya sonlandı

“Bunu ben yazdım. Bunun olay gecesinden beş ay evvel yazdım. Alakanın dinamikleri değişiyor. Ona bağırdığım için, yalnızca bağırdığım için utandığım için yazdım. Aşk meşk olunca ergen çocuk oluyorum. Yalnızca bağırdığım için bu kadar utanmışken bu suçlamadan sonra ben yaşayamam. Gerekiyorsa ben de Deniz hanımın yazdıklarını çıkarayım, o açıklasın. Bu bağlantıda beş ayda dört sefer kendisinden ayrılmak istedim. Olaydan evvel de beşinci kez ayrılmak istedim. Ben ayrılmak isteyince o ayrılmak istemedi. O gün de bayılma numarası yaptı. Kendisine de ‘Ben hiçbir şey yapmadan sen bunları yapıyorsan ben bir şey yapsam, Allah korusun, sen bana kim bilir ne yaparsın’ dedim. Alakadan beş ay evvel yazdığım notun artık gündeme gelmesi niyeti ortaya koyuyor.”

Bulutsuz’un avukatının bu kere Whatsapp bildirilerini sorması üzerine gerilen İtimat, “Olayla alakası olmayan çok evvel yapılan bu konuşmaların davayla alakası yoktur. Karşılık vermek istemiyorum” dedi.

‘Üzerime su döküp ayılttı’

Hakim Deniz Bulutsuz’a, “Evde alıkonulduğunuzu söylediniz. Sonrasında nasıl çıktınız konuttan?” diye sordu. Bunun üzerine Bulutsuz, “Ev iki katlıydı. Ben Ozan’dan dayak yemeye üstte başladım. Abajurun cam kısmı çenemi kesti. Ben yatak odasından çıktıktan sonra bana vurdu ve ben merdivenlerden aşağı yuvarlandım. Düştüğüm yer kapıya çok yakındı. Birinci yaptığım şey meskenden çıkmaya çalışmak oldu. Beni çekip tekrar vurup kapıyı kilitledi. Evvel tekmeledi. Kapıdan çıkamayacağımı anlayınca salon camından bağırmak istedim. Kapatıp seslenmeme mahzur oldu. En son kapının olduğu yerde şuurumu kaybettim. Üzerime su dökerek ayılttı. Vurmaya devam etti. Sonra vurmaktan vazgeçip ardını döndüğünde kapının kilidini açıp dışarı çıktım” dedi.

Mahkeme, olayı gören bireylerin şahit olarak dinlenmesine karar vererek Deniz Bulutsuz’un çenesindeki yara izinin kalıcı olup olmadığı konusunda rapor alınmasına hükmetti. Kabahat aleti sayılan abajurun silahtan sayılıp sayılamayacağının tespiti için bir sonraki celse getirilmesine karar veren mahkeme, Güven’in duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Ozan Güven’in böylelikle duruşmalara gelme mecburiliği kalktı.