Bankadan yapılan açıklamada, güç verimliliğinin Türkiye’nin hem ekonomik büyümesini sürdürme hem de iklim değişikliği ile çevresel sürdürülebilirlik konusundaki taahhütlerini yerine getirme marifeti için kritik değere sahip olduğu kaydedildi.

Türkiye’nin 2015’te güç verimliliği iyileştirmelerine odaklanarak sera gazı emisyonlarını 2030’a kadar yüzde 21’e varan oranda azaltmayı taahhüt ettiği anımsatılan açıklamada, ülkenin bunu sağlayacak yasal ve kurumsal çerçeveyi oluşturmak için 2018’de Ulusal Güç Verimliliği Aksiyon Planı’nı kabul ettiği hatırlatıldı.

Açıklamada, Türkiye’nin 2019-2023 yılları ortasında yaklaşık 11 milyar dolarlık yatırımla 2033’e kadar 30,2 milyar dolara yakın tasarruf sağlamayı beklediği aktarıldı.

Dünya genelinde binaların güç kullanımının yaklaşık yüzde 40’ını oluşturduğuna dikkati çekilen açıklamada, Türkiye’de de güç tüketiminin yaklaşık 3’te 1’inin kamu, ticari ve konut yapılarında kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada, “Ülke çapında faaliyette olan yaklaşık 175 bin kamu binasında güç verimliliği için değerli bir potansiyel bulunabilir.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Dünya Bankası ve Pak Teknoloji Fonu tarafından desteklenen, Güç ve Natürel Kaynaklar Bakanlığı takviyesinde Etraf ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygulanan 200 milyon dolarlık Kamu Binalarında Güç Verimliliği Projesine işaret edilen açıklamada, kelam konusu projenin merkezi kamu binalarında güç kullanımını azaltmayı ve genel olarak kamu binalarında güç verimliliği için ulusal bir program geliştirmeye yardımcı olmayı amaçladığı tabir edildi.